Kaç dakikaya sığar bir ömür
Yada kaç bin kelime ile anlatılabilir
Zaman neye göre değerlidir
Yürümek kolay yol almak zordur
Peki bizi yola revan eden nedir
Kutlu bir yolun yolcuları olduğumuzu öğretmişti dedem
Kar beyazı sakallarının altından tatlı bir tebessüm ile yüzüme bakarken
O kutlu yola çıkıp durmaksızın yorulmaksızın yürümemiz gerektiğini
Ve birileri zamanı gelince o yola davet edip
yoldaş edindiler bizi
şimdi o yolda yürüyoruz
ne için peki
Kimiz biz gül dururken
dikenine aşık olan
Gönlünü ortaya koyan
Beklentisi bir tebessüm
Samimi bir dua olan
Nasıl bir sevdadır bu
Zorluğundan haz aldıran
Nedir bizi derdine gark eden
Cefasına aşık olduğumuz
Uğruna yüreğimizi koyduğumuz
Boş iş der gönül ocağından sıcak bir muhabbet sunamayanlar
Aptal olduğumuzu düşünürler
Oysa bu yolda kardeş edinir insan
kan bağı olmadan
Bu yolda anlar insan olduğunu
Ve bu yolda insanlar birbirine sevgilerini sunarlar
Karşılığı olmadan
Ve dahi biz,
durup kapsında makamı saltanatın
menfii duygularına mil çekmiş
Nefsini hizmet ocağında harlayıp
Mazlumun derdi ile dertlenip
İlahi rızanın çekici ile
Mahsun yüreklere umut olmak için
Benliğinden vazgeçenleriz.
Bu yolda geçen ömrün dakika hesabı yoktur
Kelimeler çaresiz kalır
Ve zaman en değerli anlara şahit olur
Hüzün vardır mayasında
Durağanlaştırır hırçın akan heyacanını
Ararken biçare sokağında ziya
Bir ayetin yankılarını işitirsin kulağında
La tahzen innallahe meana!
Zaman durur bu ayetin gölgesinde
Ve açılır yollar yeniden
Bu yola baş koyduysan
Ayrılamazsın kapısından
Doğacak o kutlu günü beklersin
Asra yemin eden Rabbin vaadinden
O kutlu günde göreceksin kalbini aşkın bürüdüğünü
Ve işte o gün anlayacaksın
Neden yürüdüğünü...
Kayıt Tarihi : 4.4.2017 12:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!