Kimseler bilmez kimselerin halini... Yüreklerinde ne fırtınalar kopuyor, hangi geceler gözyaşları yanağını ve yatağını ıslatıyor, zamana ve insana durup durup, kişi niye isyan ediyor. ''İçimden geldi'' diyor, içimden, gittim sana bir pırlanta kolye aldım...
O an da o reklamı izlerken kim bilir, kimin içinden neler geçiyor, kim yaşadığı yoksulluğa ve yoksunluğa isyan ediyor. Geçti gitti işte bir Sevgililer Günü daha, vatanı sevgili yapanların bir bir toprağa düştüğü mahzun geçen bir günde...
Niye hep bir şeyi başka bir şeyle kıyaslayıp da yerden yere vuruyoruz ki... Sevgililer Günü gidin bir çocuğa ayakkabı mont alın. Bunun için zaman beklemeye gerek yok ki... Zekat 365 gün ve her saatte verilebilir... Niye birbirine alternatif olsun bir şeyler... İçinden geçiyorsa sevdiğine de al bir şeyler, aynı zamanda bir çocuğu da sevindir, ikisini de aynı gün yapabilirsin, eğer içinden geliyorsa, seni tutan yok...
İçinden küfretmek geliyorsa, alçaklara, hainlere, kahpelere, kalleşlere ve beş para etmez leşlere, sal gitsin... Tanrı günah bile yazmaz hainlere ettiğin küfürlere... İçinizden geldiği gibi davranmak, aynı zamanda doğallığınızın da bir neticesidir... Doğal olmaktan, içi dışı bir olmaktan daha güzel bir şey var mı şu dünyada?
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta