Seni Oniki yaşımda tanıdım
O zaman Zile'yi Dünya sanırdım.
Sem koca Dünya, köyler yıldızların
Duyduğum şehirler de uyduların.
Surların dibinde Ortaokulum
Bildiğim yerler evim ve okulum.
Şimdi yok; yerinde yeller esiyor
Bir zamanlar ne sevdalar besliyor.
Küçücük kalplerde ne kıvılcımlar
Daha tutuşmadan sönen yangınlar.
Ben yandım güle, gül yandı Bülbül'e
Sevdamızı getiremezdik dile.
Konuşamaz, bakamazdık göz göze
Bakışsak terler sıralanaırdı yüze.
Tek çare kenarı süslü mektuplar
Kücük kalpler kimbilir neler yazar.
Kırk Elli yıl sonra Kaleye çıktım
O çocukluğumu yaşayacaktım.
Surlarda döne döne seyredaldım
Zile'mden derin derin nefes aldım
Hayat doiu toprağında taşında
Sanki ben Dötrbin, Zile Atmışında.
Taş döşeli daracık sokakları
Fısıldaşıyor eski savdaları.
Sevdamız terkedilmiş kaderine
Gömülmüş kimsesizler tarihine.
O sokaklarda incecik bir duman
Bana doğru tüter baktığım zaman..
Sade benmi? tarihe defnedilen
Sade senmi? kaderine terkedilen.
Yeni şehir kurulmuş sana inat
Sende kalmış sevdam, tarih ve sanat.
Taş kaldırımlardaki nal sesleri
Çınladıkça kesiyor nefesleri.
Seni bilse Sezar sende ölürdü
Cenge giden kuzuları görürdü.
Herbiri kurbanlık kınalı kuzu
Peygamberdi onların kılavuzu.
Nerede cehiz hazırlatan kızların
Nerede tarihe akan yıldızların.
Nerede o eski panayırların
Bayram'ı aşan Kiraz bayramların.
Kalmamış etrafında bağın bahçen
Silinmiş dillerdeki Zile lehçen.
Şınavatlarda üzüm ezen güzeller
Şimdilerde çarşı pazar gezerler.
Hani çarşıda leblebi kokusu
Sende kalmamış eskinin tortusu.
Sen kıymet bilmezlerce ezilmişsin
Sen benim sevdansın, benim Zile'msin
Kayıt Tarihi : 9.3.2015 12:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayata gözlerimi açtığım şehir.
![İsmet Anik](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/03/09/benim-zile-m.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!