Benim Güzel Şizofrenim Şiiri - Fevzi Günenç

Benim Güzel Şizofrenim

Ankaralı yıllarımda tanınıştım o güzel şizofreni. Beni, gazetem Ortam’ı elden çıkartmak zorunda bırakan 1980 ihtilalinden sonraki yıllarda… Ankara garını mesken tutmuştu. Salonun en güzel yerine kurulup oturmuştu.
Sonsuz güzeldi. Giysileri modern, yeni, temizdi. Güya barkot vardı önünde. Karşısındaki müşteriyi biz göremezdik. Sesini de duyamazdık. Ama o hem görürdü, hem duyardı.
“Nereye yolculuk hanımefendi? İzmir’e mi! Bu gün mü gideceksiniz? Tren olsa hemen giderdiniz ha! Ne kadar şanslısınız. Bir saat sonra Mavi Ege kalkacak 1. perondan…”
Yataklı mı istiyor müşterisi acaba?
“Kuşetli efendim. Üzgünüm yataklı yok. Ama inanın kuşetliyle çok daha fazla rahat edeceksiniz. Bir daha da kuşetliden başkasını istemeyeceksiniz. Yolculuk boyunca kendi kendinize olursunuz. Böyle sükuneti evinizde bile bulamazsınız.”
Öneriler Devlet Demiryollarının ikramıdır:
“İsterseniz bol bol hülyalara dalarsınız. İsterseniz hayat muhasebenizi yaparsınız. Dilerseniz kitap okursunuz. Sabaha kadar ışıkları yanar kuşetlinin efendim. İklimlendirmesi de mükemmeldir. Ne üşürsünüz, ne yanarsınız.”
Ücretler daima uygun. Buna karşın hizmetler birinci sınıftır Güzel Şizofrenimin trenlerinde..
“Size pencere kenarındaki tek koltuklardan birini veriyorum efendim. Ücret mi? Sivilsiniz değil mi? İzmir’e sivil 32 lira efendim. Elli lira verdiniz. Paranız da sizin gibi pırıl pırıl. İşte, üstü 18 lira. Bir onluk, bir beşlik, üç tane de bir liralık. Paranızın üstünü lütfen sayarak alın hanımefendi.”
Sizin göremediğiz 50’liği alır, göremediğiniz para üstü 18 lirayı verir. Taraflar memnun.
“Teşekkür ederim efendim. Teşekkür ederim; teşekkür ederim… Yine bekleriz…
Onu orada bırakıp gitmeye kıyamazsınız.
Yine bir tren yolculuğuna hazırlanıyorum. Başkentten Gaziantep’e gideceğim. Bu güzel anıyı sizlerle paylaştıktan sonra sızlanmaya başlayabilirim. Sızlanmamın nedeni hükümetten, bir tren istemek!
Belki sesimi Gaziantep milletvekillerime ulaştırabilirim umudundayım. Ankara’dan Gaziantep’e hiçbir tren, hiçbir ekspres, hiçbir mavi yok.
Sözüm size değil muhalif milletvekillerimiz. Eğer öneri sizden gelirse, halkın yararına olup olmadığına bakılmaksızın reddedilir mecliste. Hep öyle olmuyor mu?
Bu kez sözüm iktidarın ulaştırma bakanına, Gaziantep milletvekillerine… Eğer sizi seçen hemşerilerinizi içtenlikle seviyorsanız, onlara bir gönül borcu ödemeyi düşünüyorsanız, ne yapıp edin, başkentten Gaziantep’e, Gaziantep’ten başkente gidip gelen bir trenin sefere konmasını sağlayın.
Tren yolculukları bir başka güzel, bir başka rahat, bir başka romantik oluyor. Lütfen daha fazla mahrum bırakmayın bizi bu güzelliklerden.
Amaaa… Bakın şu da önemli, hem de çok önemli:
Gaziantep Narlı tren hattını yaptıran zamanın hükümeti iyi niyetliydi ama uz görülü değildi. İstediler ki, tren o güzergâhtaki her köyden geçsin. Köylülerimiz de demiryolunun nimetlerinden yararlansın.
Ne oldu? Bu iyi niyetli istek, Gaziantep Narlı arasındaki yarım saatlik yolu 6 saate çıkartı. Tam 12 katına… Hangi budala, bu hız çağında, bu bölgede trene binerek zaman kaybeder ki?
Önerimiz, eski demiryol Gaziantep ile Narlı arasında banliyö olarak hizmete devam etsin. Ama devlet, Gaziantep’ten kalkıp İran’a, Azerbaycan’a kadar uzanan bu bölgeyi 6 saat çilesinden kurtararak yarım saat rahatlığına kavuşturan gidiş gelişli iki yeni demiryolu hattına kavuştursun.,
Ne dersiniz, dağdaki köylülerimize buzdolabı armağan edebilecek kadar varsıl olan hükümetimiz, buraya böyle bir yolu yaptıramayacak kadar yoksul mu acaba?
Not: Bu yazı 17 Haziran 2009 tarihinde dört Gaziantep AKP milletvekinine de gönderildi ama onların kılları kıpırdamadı.

Fevzi Günenç
Kayıt Tarihi : 5.9.2009 20:23:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Fevzi Günenç