Karlar yağdı güvendiğim dağlara,
Artık o dağlar benim değil….
Bir ömür boyu,
Tepmişim, taşlı yollarını;
Nasırlı ayaklarımla!
Türküler söylemişim,
Kayalıklarında uçuşan,
Dağ kartallarının kanatlarında yankılanan,
Artık o ses benim değil…
Sularından içmişim,
Yamaçlarından çağlayan
Buz gibi berrak pınarlarının,
Yüreğimdeki,
Söndüremediğim hasret benim değil…
Omuzlarımda bir devrin yükünü taşırken,
Gözlerimin önünde,
Geleceğin düşleri yeşerirdi!
Bütün sevaplarımı,
Günahlarımı,
İz bırakmadan alıp götüren yıllar,
Benim değil…
Gökte,
Deniz feneri gibi yanıp sönen yıldızlar,
Yol gösterirdi, umut yolculuğunda…
Yüreğimde taşırken ağır yükünü sevdanın,
Zifiri karanlıkta,
Güneşin ıslak saçlarını okşayan,
Titreyen eller benim değil…
Çökerken üzerine özgürlük türkülerinin,
Karanlık duvarlar!
Acı öyküsünü anlatırdı,
Buz gibi bir şafak vaktinin!
Paylaştığı sırlar benim değil…
Kayıt Tarihi : 14.12.2010 19:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yaşanılan bir ömrün öyküsüdür...Türkü gibi sevdaların yükünü taşımıştır bugüne..Bugünden ötesi bilinmese de nasıl yaşanacağını, yaşanılan yıllar anlatmaktadır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!