Beni Lütfen Okumayın Ve Yorum Yapmayın.. ...

Sadık erkek : 80 yaşındaki bi kadının yüzünün porselen bebek kadar pürüzsüz olması kadar zor bulanan bi varlıktır bence:D:D:D YORUM YAPMA dediqin için antolojinin özü alaka.d.d.d.d.

SN.Hasan Basri KALE Yazmış olduğunuz şiiriniz çok güzel ve beyni olanların anlayacağı bir türden olduğu için o kendini şair zanneden kişi anlayamamış olabilir,bunda sizin bir hatanız olduğunu zannetmiyorum ve yüreğinize sağlık diyorum.Birde bu kişi kaliteli ve haklı bir yorum yapmış olsaydı size bu kadar satırlar dolusu mesaj gelmezdi.APTALLAR ANLAYAMAZ.....Kafasına vursanda ANLAYAMAZ ANLAYAMAZ.Sevgi ve saygılarımla.

Bir süre antolojiden uzak kaldım. Şiirlerini okuyunca
şaşırdım. Hasan kardeşim o kendini bilmez daha çoook öğreneceği var. Bu kadar dosta kimsenin hakaret etmeye hakkı yok.!!!!!
Sevgi saygılarmla. Taha

söz gümüşse sukut altındır... burada kaç tane şair değil şiir veya duygularını yazan arkadaş varsa hepsinin dizelerine saygı duymak gerekir... zaten buraya edebi duyguları yüksek olan kişilerin üye olduğunu düşünüyorum... insanların dil, din ırk veya düşüncelerinden dolayı eleştirilmesi çok yanlış... edebiyat evrensel bir sanattır... genelde burada okuduğum şiirlere yorum yapmak istiyorum fakat yanlış anlaşılır diye sadece listeme alarak o şiire değer verdiğimi gösteriyorum... insanlar şiirdeki duyguları beğenip beğenmemelerini eleştiri sınırlarını aşarak yapmaları çok yanlış... kimse insanlara zorla buraya kaydedilen şiirleri yorumlayın veya okuyun diye zorlamıyor... burada o kadar çeşitli duygular var ki... bu bir zenginliktir şiir okuyucuları için... insanların yüreklerinden sevgi, hoşgörü ve güzelliklerin eksik kalmaması temennisiyle hepinize saygılar sunuyorum...

Sayın hocam ..şiir yürekten gelen sestir ,kalame dökülen emektir.bunu bilmek bir erdem ,bilmemek yüreksizliktir ,yetersizlik ve..........

Sevgili Hocam,

Herkesin söylediği şeyleri tekrar tekrar dile getirip ne sizi ne de bu mesajı okuyan arkadaşları meşgul etmek istemem...

Bunları yazmak için sizin bu özel alanınızı kullandığım için de beni bağışlayınız. Zira son günlerde artan bu ve benzeri şeylere maalesef bakış açımızı kaybetmek üzereyiz...acizane söylemek istediklerim şunlardır...

Sevgili şiir dostları, sevgili şiir insanları, hepinizin yürekleri şiir şiir atıyor...

Hangimizin aklında şiir yok...hangimiz bir fırsat bulduğumuzda şiir yazmak için
* bir kağıda-kaleme,
* bir bilgisayar klavyesine yada
* bir kayıt cihazına saldırmıyoruz ?

hangimiz şiirsiz ve şiiri düşünmeden yaşıyoruz...?

yemek yemediğimiz oluyor, şiiri düşünmediğimiz olmuyor. Belki bu eskiden böyle değildi bazılarımız için fakat şimdi böyle değil mi?

yüreklerimizin dili olsa konuşsa ve biz dinlesek içinde şiirler duyulmayacak mı?

şiir, şiir , şiir bakınız bu kelimeyi bıkmadan usanmadan tekrar ediniz...bir süre sonra sakinleştiğinizi göreceksiniz....

bizler hepimiz...sevgili hocam gibi değiliz belki, bu yolların çömezleri olarak ve ben kendi adıma, dost meclisini bilmeyen, şiir meclisini bilmeyen, şiir ve şairi bilmeyen bir insanın söylediği bir söz ile delinin söylediği söz arasında fark var mıdır?

Bakış açınıza bağlı dostlar...şöyle bir düşünün...karar net aslında...ya duyarsınız yada duymazsınız....duyarsanız bunlar olur...duymazsanız ne olur ?

Bir zamanlar bir eserde şöyle bir benzetme okumuştum, müsaadenizle kısaca paylaşıp hatime vermek istiyorum.

Binlerce kişinin güzel Kur'an-ı Kerim dinlemek için toplandığı bir caminin etrafında birkaç soytarı girene çıkana sataşıyor, hatta hiçte o ortama uymayan sarhoşluk şarkılarını söyleyip geziyor....ve hatta içlerinden birisi veya birkaçı caminin içine girmiş...o müthiş kalabalığın içinde akla gelmedik zoytarılıklar yaparak o ciddi ve niyetleri belli olan kalabalığı etkilemeye çalışıyorlar....bir yerde güzel sesli bir hafız Kur'an-ı Kerim okuyor....

Devamını ve hakikate geçiş cümlelerini yazmadım...yorumlar sizin...burada iki konu var...

1.) Kur'an-ı Kerimi değil o soytarıları dinlemek ve ilgi göstermek...
2.) Hiçbirşey olmamış gibi davranmak...

Sevgili Hasan Basri Hocam, bizler bu ortamda sizler gibi mümtaz şahsiyetlerin engin fikir ve dünya görüşlerinden istifade için, şiir için varız...Soytarılar her yerde olacaktır...onlarla ilgilenmek onlar için verilmiş hayat nefesleridir...ilgilenmeyin...soytarılıkları kaybolsun...

Sevgi ve saygılarımla

Metin Eser

Sevgili Galip.
Tam şiir gibi şiir olmuş, dilin biraz keskin olsa da
Ama hakedene her şey müstehak. Bunu ben diyorsam kesinlikle vardır bir nedeni.
Madem şiir gibi şiir istiyor. buyursun okusun
herkese anlayacağı dilden hitap şartmış

Ha bir husus daha
ben o çok akıllı( !!!) arkadaşın özeline de yorum göndermeye tenezzül etmeyeceğim. Çünkü o engin görüşlü arkadaş nasıl olsa burada yazılanları da tek tek okuyacaktır.
eeee onun da emeğe saygısıbu olsa gerek:):):):)
yalnızca şunu söylemeliyim bize birbirimize ne kadar değer verdiğimizi hatırlattığı için kendisine teşekkür edeyim bari. Bu da benim emeğe saygım olsun:)

Sevgili Hasan Basri Kale; kendisi:
Antolojide tanıdığım, saygı duyduğum, insana ve emeğe, inançlara saygısı en yüksek düzeyde olan, sevecen, hümanist ve oldukça asil ruhlu ender insanlardan biri. (Bu kısmı okuyanlar abarttığımı düşünmesinler düşüncelerimi kendisinin olmadığı ortamlarda da dile getirdim çoğu kez)
Öncelikle size yazıyorum.
Şiirlerimiz yoruma açıktır elbet ve bir/kaç kişinin yazdığı şeyler temel alınamamalı.Yorumlar içerisinde her türlüsü olmalı.
Gücenikliğinizi tabiki anlıyorum ama bildiğim bir şey de var ki
“cahille tartışmayın, aradaki farkı anlamayan e...k ler olabilir” derler. Çok doğrudur. Bence bu platforma bile gerek yoktu
Elifi görüp te mertek zanneden zihniyetlerle işimiz olmamalı bizim. Biz bu yolu çoktan kat ettik. Bu nedenle tartışmayı bile anlamsız buluyorum.
Yürüdüğümüz yolda elbette engeller olacaktır. Bize düşen ise aydın zihniyetler olarak her türlü karalamaya ve sabotelere aldırmamak olacaktır. Onları muhatap almak bile lüzumsuz.
Hocam, bizler aptal değiliz ama kendini bilmez kalemlerin ne kadar aptal olduğu gün gibi aşikar.
Bu yazıyı yazmaktaki amacım sizin kırılmışlığınızı bir nebze olsun hafifletmektir. E görünen köy kılavuz istemez. Kılavuza ihtiyacı olanlarla bizim işimiz yok.
Biz sizi seviyoruz, ve değer veriyoruz. Meyve veren ağacı taşlama adet yeni değil ki?
Hani derler “düşmanımın attığı taş değil
dostumun attığı gül bile beni yaralar.”
Önemli olan bizim güllerimizin sizi incitmemesi.
Ben bundan çekinirim hocam.
Sonsuz sevgilerimle.......
Sevim YAKICI

Sizi okumak aptallıksa biz aptallığa razıyız be usta.....