Geçmişten geliyordu.
Eşi ve benzeri yoktu.
Ve gelecekte de olmayacaktı.
Çıplaktı ama farkında değildi.
Muhteşem bir şahaserdi.
Adını sordum bilmiyordu.
Hızır mısın dedim.
Sustu…
Şöyle bir baktı…
Yanlış bir soruydu galiba.
Ben de sustum….
Ellerinden tuttum.karşı koymadı…
Tutuştuk…
Beni bul dedi.
Kanına girdim.Orda yoktu.
Parmaklarımı dudaklarında gezdirdim.
Saçlarını okşadım.Öptüm, kokladım, elledim…
O ben değilim dedi…
İstediğin kadar sahip olabilirsin…
İrkildim…
Sonra belli belirsiz yalvaran kısık bir sesle,
Aynı kelimeler döküldü dilinden.
Beni bul! ...
Sen Tanrı mısın dedim.
O’nun da eşi ve benzeri yoktur geçmişte ve gelecekte.
Ve o da tektir…
Güldü…
Şöyle bir baktı anlamlı…
Ben ölümlüyüm dedi..
Yine yanlış bir soruydu galiba.
Ben de güldüm…
Birlikte arayalım mı dedim?
Gülüştük…
Yüzleri görünmüyordu.
Cinsiyetleri yoktu.
Milliyetleri yoktu.
Zihniyetleri yoktu...
Belliki güçlüydüler…
Herkese siyah pelerin giydiriyorlardı.
Binalar siyahtı, arabalar siyah, yollar siyah..
Meyveler, içecekler her şey siyahtı…
Güzel konuşan birileri hep siyaha çağırıyorlardı.
Meydan da birazdan ayin başlayacaktı.
Pelerin giymeyenler dedim neden ayine alınmıyorlar?
Hep kuytudalar, gölgedeler, uzaktalar ve kaçak gibiler.
Ve görünmek istemiyorlar…
Onlar, aklını arayanlar dedi.
Ama ama sende de yok pelerin.
Hayır dedi ben kendimi arıyorum…
Yavaşça bıraktı ellerimi…
Abdest almalıyım ve ayine hazırlanmalıyım.
Sen çok özel birisin dedim.
Belki dedi. Sadece Kendimi aradığım zamanlar…
Görünmez yüzlü yaratıklar geldiler.
Hiç karşı koymamıştı…
Siyah peleriniyle
Siyah bir nokta halinde uzaklaşırken.
Belli belirsiz…
yine o iki kelime döküldü dudaklarından.
Beni bul! ...
Ben kendimi arıyorum…
Kayıt Tarihi : 7.12.2011 12:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!