Bende Gatip Haller Var

Öyle mahzun, öyle garipki içimde yeşeren özgürlük sevdam
Güzel yarınları ümitle bekliyor
Acı dolu yaşadıklarımdan
Ölüm uyanıyor
Heran
Kış'tan başka hiç bir mevsimi olmayan
Zalimi, mazlum yargılayan şu coğrafyada
İçimi saran
Neyim varsa hepsini alıp götüren
Haller var
El-aman
Oy hewar
Bir ölümdür isyandayım
Yaşam kavgası içinde
Açlıkla
Boğaz boğazayım her an
Ey can
Bir yanim proletarya
Diğer bir yanım köylülük
Yorgunluğu beni çok yoran
Yangın yerine dönen yüreğimde
Savrulan parçalar, çığlıklar, perişanlık, çıplak acılar var

Dönüp dolaşan, korku üstüme geldiği zamandır, bu an
Maviye çalan gökyüzünde bulunmuyor
Yağmuru taşıyan
Esmer bulutlar
Nehirler, dereler akmıyor artık
Feryat düşmüş
Yaraları açık
Çorak topraklara
Etraf ne çok sarılmış
Akrep
Yılan
Çakal
Kurtlarlarla
Dünyayı tozpembe gören
Ne çok
Deyyuslar var
Korku korkmayacağım sende
Ne ezenden
Ne yobazdan
Nede namusuzlardan
Ne kolarıma ayaklarıma vurulan
Zincirden
Ölü bir vakitte, öleceksin sen
O gün yeşerecek tohum, o gün güneş doğacak elbet

Ey cesaret naçar, biçare kalma; seni kurtaran sen ol
Yen, tüm acıları kahpelikleri
Çok umut var sende
Terk etme
Sevdanın
Bulaşma korkuya
Karanlığa
Endişeye mahal vermeden
Dallar çiçekteyken
Gönül teline dokun
Ölüme inat sarıl yaşama
Yeşer nazlı, nazlı yalçın dağlarda
Gövdesiyle çok heybetli olan, koca çınar ağaçları gibi

Mehmet Çobanoğlu
18.03.2022
İstanbul