Ben “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” emrine ram oldum,
Siz eğriliğin yolunda heder olup soldunuz.
Ben hakikatin izindeyim; kaynağı kim olursa olsun,
Siz yalanla boğuldunuz; çırpındıkça her yeri kuruttunuz.
Ben adaletin arayışındayım; kime karşı, kim için fark etmez,
Siz zulmün gölgesinde mazlumun sesini susturdunuz.
Ben güzel ahlakı, edebi ve aklı yoldaş bildim,
Siz menfaat uğruna ne edep, ne akıl bıraktınız.
Ben maskeli yüzlerinizi gördüm, tanıdım,
Siz benim tek yüzlülüğüme tahammül edemediniz.
Ben taşlı yollarda yürüdüm, sabırla dimdik durdum,
Siz güllerin üstünde süründünüz, hırsla tükenip dağıldınız.
Ben susarak merhem oldum yaralara, şifa taşıdım,
Siz konuştukça bıçak oldunuz; kanı çoğaltıp akıttınız.
Ben vakar ile yürüdüm; dar olsa da yolum,
Siz menfaat için eğildiniz; geniş olsa da yolunuz.
Ben Rabbime yöneldim; kalbim huzur buldu,
Siz nefsin peşinde kaldınız; kalbiniz karardı, soyunuz kurudu.
Ben giderim bir gün; ardımda hak söz kalır,
Siz silinirsiniz; ardınızda gölgeniz bile kaybolur.
Ben giderim — nam-ı Hak kalır dilimde,
Siz gidersiniz — çürüme ve kül kalır izinizde.
(E.B.2025)
Kayıt Tarihi : 17.9.2025 18:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)