Ben ve Dicle Şiiri - İsa Tekin

İsa Tekin
269

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Ben ve Dicle

Mayısta doğdum
Filiz filiz yeşerdim
Dicle de durulandım,
Sesin ninni söylerdi
Dağlarına sevdalandım
Ve ben daha çocuktum
Kral kızına bakardı penceremiz
Meşe ağaçlarından orman
Ben küçüktüm,
Kuzularla kelebeklerle özgürce oynadım
Mazi toplardık meşe ağaçlarından
Dicle kenarında koşardık
Uzun atlama, kısa atlama
Ve dalgalara karşı,
yüzme yarışları yapardık
Geceleri Irak radyosu dinlerdi
büyüklerimiz
Meyremxan, Îsayê Berwarî,
Kawîs Axa
Dilimizde onların kılamları vardı
Babam güzel söylerdi Kîrivêyi,
Mem û Zîn'i
Dicle'ye bakardım
her sabah uyandığımda
Kuzularımla beraber içerdim suyundan
Suyu sıcak ve berraktı
Balıkları görebiliyordum.
Dicle derin akardı
Topum, topacım, bisikletim yoktu.
Sobam elektiriğimde yoktu
Gaz lambası ışığında, ders çalıştım.
Kitaplarım ödünç, tek defterim vardı.
Türkçe'm yoktu
Yamalı pantolonum,
Gizlavit altı delik siyah ayakkabım vardı
Kocik şendi.
Güzel balık tutardım Dicle'de
Dicle ile aramda kuvvetli bir bağ vardı
Ne zaman kaç yaşında suyuna girdiğimi
bilmiyorum
Sanki Dicle de doğmuşum
Gece yatarken onun güzel sesi
Bana ninni gibi gelirdi
Yağmur yağınca Dicle çıldırırdı
Dalgaları çok ses çıkarırdı
Ve hep balıkları merak ederdim
Dicle'nin nereye kadar aktığını
Nereden doğduğunu, asiliğini
Dicle'nin yedi dağın ardından
Yedi ayrı mağaradan,
Suyunun nasıl bitmediğini
Her kış can, kurban alırdı Dicle
Öfkesini böyle kusardı
Ağıtlar yakılır, efsaneler anlatılırdı.
Dicle bulanık akardı.
Ve ben hep balıkları merak ederdim
Acaba hepsi öldümü diye

İsa Tekin
Kayıt Tarihi : 5.9.2005 18:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ada Gökçen
    Ada Gökçen

    Her kış can, kurban alırdı Dicle
    Öfkesini böyle kusardı
    Ağıtlar yakılır, efsaneler anlatılırdı.
    Dicle bulanık akardı.
    Ve ben hep balıkları merak ederdim
    Acaba hepsi öldümü diye....

    tebrikler.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

İsa Tekin