Savaşın., havasını fazlasıyla bulup en dayanılmaz sarhoşluğa bulaştığı gecelerden birinde ., sırtında 'düşman' marka üniforması ile birdenbire karşıma çıktı...
Yaşı benim kadar ya var-ya yoktu ...
Elimdeki silahın gösterişine ve onun da görünüşte silahsız olduğuna güvenerek., parmağım tetikte., namluyu göğsüne dayadım...
Korkmuş., terlemeye başlamıştı ., ayakları titriyordu...
Dillerimiz farklıydı ama silahımın namlusu göğsüne dayalıyken sorduğum her soruyu ve verdiği cevapları simultane bir ses sanki anında kulaklarımıza fısıldıyordu...
. .
Bir savaş kaçağıymış...Zimmetli silahlarını ve bütün gereçlerini de bırakıp birliğinden firar etmiş...,
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.