Soğumasın diye kucağı sevdanın
Benim yokluğumda
Sadece emaneten sıcağıma sardım
Kucağıma alamadan, dönemediğin uzaklardan
Sadece gözyaşımı gözbebeklerime sardım
Yenildim sözlere,kandım varlığına sevdanın
Bir küçük kilitli kız çocuğum var artık
Düşlerden,mavi düşlerimden
Bir ben bilirim,bir ben sararım
Ama o da sahte
O da sen gibi
Gitti ve dönmeyecek
İncitip,kırdığı yeşil dallarımı vermeyecek
Yeniden güneşe dönmeyecek gülen yüzünü
Benim yüzüm de artık güneşi,karanlıklardan seçemeyecek
Akıl almaz gecelerde
Bıkmadan diledim uyurgezer hallerde
Korkmadım onlardan da senin kadar
Karanlıkların ağırlığı dudağımda
Yüreğimde yeri yok kalmaların
Gitmeler bağdaş kurmuş başucuma
Uçuklayan ellerim,tutmaz olsun eskiyen hikayelerimi
Gözün aydın
Kurtuldun bu deli kızın, sırça kırıklarından
Can kırıklarımı batırmayacak kadar senden uzağım
Ama artık dönemeyecek kadar da senim senle,sen içinde
Ben,benim ben kadar diyeceğim tek bir benim kalmadı
Ben gidince
Sen gidince
Ben ondan gittim
Ben ondan gelmedim
Bendeki sen, sen her sesime gelişinde
Biraz daha ben oldu,biraz daha yalnızlık ve uzun bakışlar
Uzağa,bakışım ve dalıp orada kalışım
Senden vazgeçişim bundan
Sadece baktım dalıp kaldığım,günaydın bile diyemediğim sabahlarıma
Isınıp uyumam,günaydına kavuşmayacak
Gittim ben
Giderken benimi bıraktım sana
Sadece Yitirdiğin beni götürüyor ve
Götüremediğim içerimi sana misafir bırakıyorum
Gittim ben
Bu kez inatla vazgeçtim senden
17.02.2006 20.17
Aylin Ayla SelçukoğluKayıt Tarihi : 17.2.2006 20:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
***
***
Aylin Ayla’ ın dilini çözdüm desem nasıl olur acaba? Yada çözdüğüm şeyin dildeki ağırlık olduğunu söylesem bende mi Aylin Ayla gibi kelimelerle oynamış olurum.
Özellikle zamirleri birbirine karıştırıp farklı anlamlarla şiire alan Ayla’ nın şiirlerinde ki en hayran olduğum noktada : şiiri ne kadar bezese de başladığı gibi bitirerek anlamdan ve anlatmak istediğinden taviz vermemesi.
Gidişi yazmak kolay değildir, dönüşler zaten olmaz. Gel diyen nice çağrı sessiz sedasız kaybolup gitse de bir de gelme dönme diyen yüreğin isyanı.... Severken nefret eden, beklerken dönüp bakmayan, avazının çıktığınca haykırırken susan yüreği anlamak zor gibi görünürken satırlar arasına serpilen bağlaç ve zamirler yol gösteriyor aslında.
[[Gitmeler bağdaş kurmuş başucuma
Uçuklayan ellerim,tutmaz olsun eskiyen hikayelerimi
Gözün aydın
Kurtuldun bu deli kızın, sırça kırıklarından ]] Şiirden daha bir çok yeri yorumuma ilave edip örnek gösterebilirim. Öyle ki bu şiirde şuraya mest olduğum diyebileceğim bir ayrım da yapamadım. Eksik olarak değil de kelime kalabalığı olarak ta şiirin sonlarına doğru “ben-sen” ikileminin birbiriyle çok haşır neşir oluşunu gösterebilirim. Zira üzerinde fazla durulan bu iki zamir özellikle “
Ben gidince
Sen gidince
Ben ondan gittim
Ben ondan gelmedim”//// bu kısımda sanırım muvazenesini yitirmiş. Belki de “Ben ondan gittim, ben ondan gelmedim ” diyen Aylanın ne anlatmak istediğini anlayamamış olmamdan kaynaklanmış olsa gerek. Ama aynı kelimeler birbirine yakın satırlarda defalarca kullanılınca da anlatımına hayran kaldığım bu şiiri eleştirmek gerekti. Oysa bir önce ki şiirden alarak örnek vermeye çalıştığım “Gitmeler bağdaş kurmuş baş ucuma ” diye başlayan kısımda anlam öyle güçlenmiş ki....
Belki de şiiri kaleme alırken okuru düşünmekte gerekiyor! Kim bilir ne der şair bu fikrime ama ben beğendiğim bu şiirde değindiğim husus dışında (kendimce) bir kusura rast gelmezken : inatla vazgeçen şairi de tebrik ediyorum....
Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA®
TÜM YORUMLAR (2)