Yalancı vuslatlara koşturmaktan yoruldum,
Ayarlarım uymuyor zamanda akan hıza.
Ahu gözlü periye sanırsın ki vuruldum,
Say ki dünya güzeli, ne selvi boylu kıza
Ben doğuştan aşığım; hilal ile yıldıza!
Salınışın göklerde belli ki sudur bengi,
Gelmemiştir cihana, bulunmaz yok ki dengi
Şehidimin kanıdır giydiği kızıl rengi,
İsmini kazıyamam erir diye mat buza
Ben doğuştan aşığım; hilal ile yıldıza!
Senden ayrı kalamam, hüzünlenir melerim.
Arşa değen dağları Ferhat olup delerim,
Aşkla yanan kalbimi ninni söyler belerim
Kavururum ciğeri, ekmeği banıp tuza
Ben doğuştan aşığım; hilal ile yıldıza!
Bir kerecik gül bana; bütün ömrü veririm.
Süzgün bakar uzaktan içten içe eririm.
Kısacık yaşantımı paspas yapıp sererim
Gölgende serinlesem; kanaat etmem aza
Ben doğuştan aşığım; hilal ile yıldıza!
Hep başımda dalgalan; umarım senden meder,
Vurmasın endamına şaşırıp tek bir keder.
Uğruna çabalarım olmasın artık heder,
Hiç işveden anlamam ne olur çekme naza;
Ben doğuştan aşığım; hilal ile yıldıza!
Kayıt Tarihi : 8.9.2012 09:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!