Yılgın umutların başıbozuk sevdalarından kalma bu sarhoş adımlarla parlayan kırık ışık pırıltıları…
Kumsaldaki balık pullarından yansıyan çapraşık ışık karışıklıkları bedenimde izler bırakırcasına kopuşuyor…
Ben bende yalnızlığımda çoğalıyorum…
Umurumda değil kalabalıklar… Her kalabalık oluşumda parçalarım koptu bedenimden…
Her kalabalığım bir sevgide çoğaldı… Gün geldi, yalnız tek başa, tek kişi olarak su içer oldum…
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta