Çok zor üç canın belasını taşımak
bir bina oldum, mevkimi sorma.
baştan uca çürüdüğüm yangınca Madımak
istila gibi yürekte; karargah bir saçma!
Kapının önünde durur çiçek çelengi
betim benzim kadar soluktur rengi.
Başım kadar ağır yürek kadar çığlık
ikisi de vurulmuş belli, besbelli…
Çok zor cananın belâsını taşımak
yürürken sessizce birden yere çakılmak!
Bak gör dünyayı beni görme sakın ha!
Beni siyahlar alır, zor siyahla yaşamak…
Yatağım kaldırımlar olur çiçeğim
üstünü ört senin yerine de üşüyeceğim.
Seni hatırlatıyor kaldırımlar arasında
yaşamak isyanıyla beton yaran otlar…
Çok zor babanın belâsını taşımak
her güne tekrar hatırlayıp başlamak.
Oğlu Ziyan olmuş gözünün feri şaşmış
hani bir de babası onun için savaşmış…
Ziyân bir hayırsız bir vefasız,
cefa çeke çeke ölecek sefasız…
Sürünür Ziyan’ın belasına değenler
Ziyan’ın belasını bir tek ben taşırım.
Bir de Dünya, çok milyar insan…
Mazlumun belası zalimlere soykırım!
Gel zaman,
git zaman
gidecek buralardan çürümüş bedeniyle;
Ziyan!..
Kayıt Tarihi : 5.5.2017 10:30:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Samet Batur](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/05/05/bela-69.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!