Belȃ
Sabah olmuş, güneş gözlerimi perdelerinden sıyırıyor
Esneme sesi gelir hala komşu çocuklarının
Dinlenirken gece nöbet tutan köpekler
Adeta hissedilir hışırtısı haşeratın
Manidardır bu ahenk, hoşnutluktur aşığa
Eşkıyanın ganimet kokusu alması gibidir
Mırıldanır kuşlar “Günaydın” dercesine
Rüyalardaki güzel şimdi yolda gibidir.
Emsalidir kumsaldaki ayak izleri,
Nerden geldiği belli olmayan o düş kalıntıları
Sahildeki çakıl taşlarının dalgayla serenadı
Eski aşıkların sözlerini tekrarlar gibidir
Nadide aşıkların…
İçimden söylenirim: “Yeter artık sol yanıma bu kadar dinlence
Çarpsa yüreğim yeniden, delice! ”
O beklenen gönle bırakmak içini yerini
Kalemlerle işlense bu ahengin her bir rengi
Semadan yıldızlarla taçlandırılsa
Eteklerinden toplasam o süzülen neşesini
Varlık dünyasının nergis çiçeklerini kıskandıran
İsmi bağrıma lehimlenmiş o güzelin
Yansam dokunuşunda,
O esrarlı bakışında..
Reva mıdır ey sevgili, seni sevdiğimi haykırmak?
Ulu bir çınar gibidir gölgen..ve gölgende durulmak.
Namesini dinlemek rüzgar sesinin,
Ufka bakan gözleri yararcasına,
Tıpkı seyre değer bir seraba bakmak gibidir.
Muhabbetin gölgesinde sedanın titreşimi
Aşkını haykırmaktan on yıl uzak gibidir.
Sevdan büyük ki, mesafeler büyük zahirde ve batında
Evreleri zamanın her an senle olmak gibidir
Viraneler içinde oynayan çocukların mutluluğu
Gönlümün sevincini adeta anlatır gibidir.
İstemem! tüm bunlar benimken şimdi,
Leyla isen ben olmak, Mecnun olmak gibidir.
İstemem, haykırayım sevdiğimi dünyaya,
Maşukun gönlünde zaten bir cihan yatar gibidir.
Sadece sevdiğini bilmek ruhlarımızın
Ezelde ve ahirde “Belȃ ! ” demek gibidir.
Kayıt Tarihi : 14.5.2012 15:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'Ömrüm'e karalanmıştır...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!