Gözyaşlarına boğulduğum günlerin resmini çizip bana versen olmaz mı ey dost!
Bazen gönül aynamda kendim olamayışımın resmini çizsen n’olur sanki ey dost!
Söyleyeceklerim,parçalanmış birkaç cümlem olsa da yüreğimde gizli kalan
İçimde ve zamanda hep bir yara halinde kaldı sürekli ama sürekli kanayan
İlahi dostluklara değil suskunluğa açıldı nedense bitmez sandığım günler
Ve her anında bu ürkek bakışlarla geçen hayat,bundan böyle hep böyle geçer
Beklerim,inan ki beklerim bu beden son nefese hasret kalacağı güne kadar
Zamanın bilinmez çığlıkları korkuturken ve düşerken üzerime sarı yapraklar
Dile,bu vefakar dostun sonsuzluğa ve sana bir kor halinde dönmesini dile
Cennetten bir köşe bahşet batmayan güneşlerin ve umut saçan gözlerinle
Sen yine gizemli bakışlarınla sıcacık iklimler sunmaya devam et bu şehre
Ölüsünü ayaklarının altına al,kararmış ruhlara yaşamayı öğret bir kere!
Zaman azapta can çekişip dururken bir nisan yağmuru gibi yağ üzerime
Bir toprak kokusu oluver,kışın şehre yağan kar ya da...ama sakın erime!
Söyleyecek sözüm kalmayana dek,bu“fani mekan”ın hesabı görülene dek
Sonu belli olmayan hayatın şarkısını seninle söylesin bu cefakar yürek...
Ali PınarevliKayıt Tarihi : 25.1.2007 12:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!