Kardeşim, arkadaşım, şiirdaşım!
Şimdi uzunca bir lâf edeceğim.
Fakat söyleyeceklerim,
Boş şeyler değildir,
Lüzumsuz söz etmem ben.
Biraz sabredersen, dinlersen,
Büyük bir sırra ereceksin.
....
Nihayet, ay, Nisan ayı,
İşte geldi beklediğim bahar.
Oldu hertaraf rengârenk, yemyeşil.
Kışta ölmüş ağaçlar,
Bak, yeniden dirildi.
İşte mahşerin, yeniden dirilişin delili.
Demek insan, ölümden korkmamalı değil mi?
İnsana diriliş müjdesi veren baharla,
Açıldı muhteşem bir sanat galerisi.
Bak, ağaçlar da süslenmiş,
Genç kızlar, gelinler gibi,
Sanki aşka dâvet edercesine...
Bu sergideki bitkiler, çiçekler,
Hayran bırakıyor beni, seni.
Yaklaşıyorum bir çiçeğe,
Onda görüyorum bir sanat eseri.
Merak ediyorum, başkaları gibi:
'Acaba bu sanat, kimin eseri? '
Sanat varsa, sanatkâr da vardır.
Zira olmaz, sanatkârsız bir sanat,
Değil mi?
Akılsız varlıklar, yapabilir mi,
Akıllıca, bilgilice işleri?
Yapamaz değil mi?
Eğer yapıyorsa,
Vardır onun bir yardımcısı, öğreteni.
Kim şahit olmuş, şairsiz bir şiire?
Şiir şairsiz yazilabilir mi?
Öyle ise,
Bu bitkiden, çiçekten yazılmış
Harika şiirler de,
Olamaz, yazılamaz şairsiz,
Yüz milyon yıl beklesen de!
Biz o büyük Şair'e:
'Yüce Yaratıcı, 'büyük Rab' deriz.
Sanatı görüp de,
Sanatkârı görmeyen,
Bilmeyen bir adama
Demem arkadaş ben: Sanatkâr!
O adam olsa da büyük bir şair
Veya ressam veya bilimkâr.
Şimdi gel arkadaş.
Sanat ötesindeki Sanatkâr'ı
Biraz tanımaya başladıktan sonra
Biraz da, öğrenelim bu bahar ile
Yeryüzüne indirilen
Bu çok renkli sanat galerisindeki
Bitkilerle yapılmış
Tanrısal sanat eserlerinin
Ne anlama geldiğini.
Yani bir çiçekte 'ne anlam vardır'
Ona bakalım, anlayalım.
Zira bu âlemde
Anlamsız bir şey yoktur.
Meselâ sen bir şiir yazsan,
Onu boş yere yazmazsın.
Vardır mutlaka onun bir anlamı.
Meselâ o şiirle sen,
İstersin göstermek
Duygularını.
Veya bir şeyler söylemek.
İşte aynen bunun gibi arkadaş
Baharın Yazarı da ister,
Sana bir şeyler söylemek.
Belki sen bunu anlayamazsın.
Fakat ben anlarım, anlıyorum.
İstersen, sana da biraz anlatayım.
Bahar, yüce Rab'den gönderilmiş
İçinde milyarlar zarf bulunan
İnsanlara yazılmış
Büyük bir aşk mektubudur.
Bu mektubu açıp okumamiz gerek.
Açıp okuyalım bakalım.
Neler yazılmış görelim, bilelim.
Hemen deme: Ben bu okumaları bilmem!
Sen bilmiyorsan, ben bilirim, öğretirim.
Bak ne yazmış yüce Rab, sana, bana
Bu bahar mektubunda.
Renkli kalemle yazdığı mektubunu
Doldurmuş baştan sona
'Seni seviyorum, seni seviyorum,
Seni seviyorum'la.
Her bir çiçek, her bir meyve, her bir yaprak,
Bir 'seni seviyorum'dur, bak.
Seni sevmeseydi, yapar mıydı bu ilânı,
Gönderir miydi, yaratır mıydı baharı?
Sen sevmediğin birisine
Hic aşk mektubu yazar mısın?
Değil mektup yazmak,
Selam bile vermezsin!
Öyle ise arkadaş,
Eşsiz Rab'den gelen bu mektubun
Sana yazılmış olduğunu bilmeli,
Okuman ve cevaplaman gerektiğini
Kabul etmelisin.
Şimdi bu, 'seni seviyorum'larla dolu mektuba
Bir cevap vermeyecek misin?
'Ben de Seni seviyorum' demeyecek misin?
O'nun önünde kıyam ile durup,
Saygı duruşuna gecmeyecek misin?
Secde ile yerlere kapanmayacak mısın?
Kapanıp, 'ben Sana kul, köle oldum',
'Ben de Seni seviyorum' ey yüce Sultanım,
Ey güzel Yazarım, demeyecek misin?
Eğer demezsen, ben sana nasıl:
'Sen insansın' diyebilirim?
Ve sen kendini
Nasıl 'insan' görebilirsin!
Bahardaki ikram ve sanatları gördüğün halde
O Sanatkâr'ı inkâr edersen,
Sana yapılan onca 'acıma'yı
Görmezlikten gelip,
Acıyıcı'yı reddedersen,
Sana 'insan' demek,
Olur mu mümkün?
Bundan sonra, seni 'insan' olduracak
Geriye ne kalır? Bir düşün.
İşte gerçek budur ancak!
....
Bu bahar mektubunun,
Başka anlamları da vardır.
Onlardan birisi de,
Bakar, senin yaşatılmana, hayat bulmana.
Her bir meyve, her bir sebze
Düşünülmüştür senin miden için.
Ta ki, insan denen yeryüzü sevgilisi
Aç kalmasın, doysun ve teşekkür etsin
Bu teşekkürle de, insanlığın yüceliğine ersin.
....
Ben, başka baharlar da bekliyorum.
İnsanların iyileştigi ve güzelleştiği,
Baştan sona yemyeşil ve rengârenk
İnsanî bir bahar.
Bu bahar da çok yakındır.
Bekliyorum, bekleyelim.
O baharin adı: Mutluluk Çağı'dır.
Çağınız kutlu olsun!
Mutlu olun arkadaşlar,
Size selam ederim...
Berlin, Nisan 2005.
Hüseyin AvdicKayıt Tarihi : 26.4.2005 13:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!