Bahar yüzlü güzel kız saçını bele bırak
El vurma zülüfüne, dağılsın, yele bırak.
Dağlara ve taşlara haykırsam gül adını
İnci, mercan dökülür, kendini dile bırak.
Bir şad-ı devrandı ki, vay oldu, şimdi nerde?
Gül vardı, bülbül vardı zay oldu, şimdi nerde?
Bakışı gam dağıtır, cemali nevbahardı
Yokluğuna gözyaşım may oldu, şimdi nerde?
Yolcu gitti, yollar boş, her taraf ürkek, ıssız
Akşam çöktü etrafa, dar vakitlere kaldık.
Sen yanımda gereksin, bu yollar olmaz sensiz
Pusu çöktü dağlara, dar vakitlere kaldık.
Kuru yapraklar gibi, savrulur durur zaman
Gidiyorum
Beni bir daha arama
Sana bırakıyorum kalemimi, kâğıdımı
Sana bırakıyorum şiir defterimin sararmış yaprakları arasındaki anıları, hatıraları, kurumuş papatyaları ve gelincikleri.
Beni arama
Pusudayım
Geçerse kıyımdan
Bir kelime
Elimde kalem
Avlayacağım.
Bu gün hüznün kaçıncı günü bilmiyorum
Diyeceksin ki, hüzün hiç ayrıldı mı ki bizden?
Olsun.
Hüzün yakışıyor bize.
Yağmurun toprağa yakıştığı gibi;
Çocuğun yüzündeki gülücük kadar güzel duruyor üzerimizde.
Güz, bir yaprak düşürdü rüzgâra
Hava keskin, hava sert, hava bıçak sırtı.
Yerde toprak, bulutta yağmur kokusu,
Gözlerinde nem vardı.
Yaşların kirpiklerinden uçmaya hazır turnalar gibi
Aramıza düşüyor saçların
Kapımı çaldı
Evdeydim
Yüzsüz misafirdi ayrılık
Kapıyı çarpamadım
Çöktü haneme hüzün
Sen gittiğin gün.
Kirpiğinin okuna yoktur tende kalkanım
Kastın eğer canaysa helal olsun al kanım.
Kaşlarını yay edip, sinemi yaralarsın
Hind misin, Şimir misin ciğerim paralarsın?
Seninle olan her an geçti ihsan içinde
Gittiğin günden beri hayat ziyan içinde
İçinde taşıyormuş can kendi gurbetin
Görülmüş mü böyle şey, bahar hazan içinde.
SEMERKAND dergisinde ÇOCUK şiirinizi gördüm çok beğendim sizi daha iyi tanımam ve anlamam için lütfen kendinizi tanıtın.ALLAH kaleminize kuvvet versin inşaallah.
bende sizi tanımak isterim birçok şairin hayatı yazarken sizin yok umarız gizemli davranmak size zevk vermiyordur bir urfalı olarak sizi tanımak isterim saygıyla kalın
BEKİR BEY, LÜTVEN KENDİNİ BİRAZ TANITIR MISIN. SELAMLAR...