Yaprakların üstüne kar tanesi tünüyor
Onlardan artanlarda ensesine biniyor
Bu mevsimde dikenler hantal, hantal yatıyor
Hareketli olsalar karları kovalarlar
Goncaların başında bembeyaz bir şapka var
...beyaz bir at üstünde
Saatlerce yol aldım gideceğim menzile
Düşmek yok, yorulmak yok, uyumak yok
Her türlü dertlere karşı durmakta yok
Her ne kadar, geri dönmem lazım desem de
Bozcaada da akşam
Meyhaneye ilk defa Bozcaada da gittim
İçecekler benimle tüm arkadaşlar geldi
İçimde bin bir dertle kendimi kaybetmiştim
Aşkımın Mihenk Taşı
Gözümü gözlerinden
Ayırırsam ölürüm
Yatmasam dizlerinde
Hemencecik çürürüm
Aşkımızı saklıyor kuru dallar ve yapraklar
Ve bunları söylüyor gökte uçuşan kuşlar
Durgun sulara bakıp süzüyorduk hayalimizi
Ve yazıyorduk bir ağaca
Kalp içinde adımızı
Kalıyordu gezdiğimiz yerlerdeki nemli topraklarda
Bir güzele sevdalandım
Yılların üstünden aktım
Ona hiç yapışamadım
Sevdiğime sonsuz baktım
Bakışlarımı ardında gezegen yaptım
Sarı saçlarımı okşa demiştin
İnce belime sarıl demiştin
Yar olmam başkasına bu dünyada
Diyerek birlikte bir de ant içtin
Al gibi yanağım okşa demiştin
Şimşekler dans ediyor ufuklarda sevgilim
Şimdi yağmur yağacak aşkımızın üstüne
Nuh tufanı gibiyse hiç olmaz bize hayrı
Bahar yağmuru ise yağsın hep üstümüze
Sana olan duygumu yükledim rüzgarlara
Sana olan aşkımdan
Rize’de durmaz oldum
Kız seni görmek için
Şimdi yola koyuldum
Çöten’e koydum mısırı, kışı bekliyor
Süte çaldım mayayı, yoğurt olmayı bekliyor
Şarjöre sürdüm kurşunu, atılmayı bekliyor
Kalbime koydum sevdasını, o güzeli bekliyor
Ata vurdum eğeri, binilmeyi bekliyor
Bu kaçıncı mesajım bir türlü size ulaşmadı.Kutluyorum Cumhuriyet Şiiri için! ...Saygılar
Nevzat Bilgiç
Sizi kutlarım Şair.Ruhun, duyguların ve yapın için... Var ol!
Saygılarla
Nevzat Bilgiç
Sizi kutlarım Şair.Ruhun, duyguların ve yapın için... Var ol!
Saygılarla
Nevzat Bilgiç