sevmelerden sevme beğen sevgilim
şifonu çekmeyi unutma çıkmadan içimden
ve basma kalp kırıkları üstüne yalın ayak
zaten
elini öpeceklerim ölümü öpmüş alnından
bari
gözlerinde güneş mavisi
boyasan gözleri rengine güneşi
eskisinden güzel yakar, ki cennetin ateşi
gözlerinsiz aydınlığa bırakma beni
gözlerindeki ay mavisi
öyle kapıldık ki maviyeşile
kırmızıpembeye
vuslat deyince
kocaman oluyor gözbebeklerimiz
isyanlara bürünüyor kemiksizliğimiz
ben hiç yaşamamış gibi ölmeliyim
dudağınla gamzen arasında yaşarmış gibi;
bir gülüşünle ölmeliyim güzelim...
tabutumu üsküdar’dan denize atmalı
ayakların,
kullanılmış mektuplar gibi ateşe atmalı
sahipsiz bir fırtınaydı sevdamız,
yalnızlığın kamçısıydı gecelerimiz
,eskilerden,
diz boyu yalnızlığımız gebeydi kabahatlara
kırmızı kırmızı bakar ya deniz;
ancak o anki zaferlerimiz;
gözlerinin ertesinde meyhaneler varki
her gün birinde sabahlar düşlerim
yıldızsız geceler o kadar hain
güneşin şakağına dayamış ölümü
bir alıyor bir veriyor
bir alıyor bir veriyor
gökten sarmaşık uzansın
da
geçireyim kelleyi
yaprak yaprak gireyim
bir infazın koynuna
vehmimde kargalar ötsün
bir hayat ki bağımsız yaşamaktan
yaşamak ki Allah’ın emri en az ölüm kadar
ölümlerden ölüm beğenmek istiyor insan
laleler ve zambaklar, pas ve kan
yaşamak yalan,
ve bir kurşunla kalbe vuran
deniz sayısız taşı
ikinci dereceden infaz ettiği gece
med-cezir vardı
yalnızlığın gözlerinde...
leylekler sabahlara kadar
beleş bulunacaktı
üsküdarın ıslandığı yere vuruyor aksin
aynalar sahtekar
ne merhaba ne elveda oluyorsun
ne güne ne güneşe akıyorsun
gecenin en koyu yerinde birden duruyorsun
akrep yapışıyor yelkovana semada
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!