AHMET YESEVİ
Yesi,
Türkistan Şehri!
Resulün izinden yürüyen
Bir büyük Veli,
ÂLEM DUYSUN SESİNİ
Döndüm şöyle baktım geçen yıllara
Zaman bir sabun köpüğü erimiş
Kalemin iz bıraktığı yollara
Çoğu hatıralar bizde ser imiş
AMEL DEFTERİM
Bedrettin KELEŞTİMUR
Amel defterim, kapanmasın derim
Yaşasın, "Salih Amelim" dünyada
Hayrım, "Sadaka-i Cariye" derim
İlimle anılsın Zat'ım künyede
ANADOLU’YU GEZMEK
Tabiatın en cilveli günleri!
Renkler tebessüm ediyor!
Bir ışık seli akıyor,
Maveradan Anadolu’nun içlerine…
Dağ, vadi, nehir, ova ve gizemli bir güzellik
ANNEMİZE- BABAMIZA İTHAF OLUNUR
Anne sesinde en gizemli şefkat
Kolları usulca sarar merhamet
Öğretir dudakları; “gönül sabret”
Sabırla, yüce dileğe selam-et
ASIRLARI NEFESLENEN DİLDEN
Elazığlıyım, azığı bol ilden
Sesim ta Tuna’dan gelir ta Nil’den
Fuzuli'nin, Nedim’in konuştuğu,
Asırlar nefeslenir, bu dilden…
AŞK NEDİR
Aşk nedir, bilir misin?
Cefaya sefer yolu
Sır nedir, bilir misin?
Vefaya döner yolu
AT ÜZERİNDE YILDIRIM
At üstünde yıldırım, karanlığı yırtan ses;
'Bre Doğan...Dayan...Yettim..' günü sarsan nefes
Kızaran ufuk, sanki cehennem misali
Niğbolu, şecaatin küfre attığı kafes
AYRILIK ŞARKISI..
Ak saçlı bir ihtiyarın dizinde
Ayrılık şarkılarını dinledim
Kahır var, hasret var, dert var sözünde
Bülbül gibi feryat edip inledim..
AZIĞI BOL İLDEN
Elazığlıyım, azığı bol ilden
Sesim ta Tuna’dan gelir ta Nil’den
Fuzuli'nin, Nedim’in konuştuğu,
Asırlar nefeslenir bu dilden…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!