Çiçeği sevdin, yağmuru, bulutu sevdin.
Çocukların gözünde yeşeren umudu sevdin.
Bu şehrin yazlarında yaşadın,
Akşam esen serin rüzgarı sevdin.
İnsanları gördün de kendini sevdin.
Bu hayat bir gün beni de sevdirecek sana;
Doğdum, anamın sütünde
Babamın şefik gözünde
Tüm kainatın ta özünde
O Rahmanı görüp de sevdim.
Güzellerin gülümser yüzünde
Ship'lemiş bizi yaradan ta ezelden
Ghosting'i bırakta gel yanıma tez elden
Başkasına gönül verme rındıkey, slay.
Ben bilirim, boomer ne anlar güzelden
Gizliden bana karşılık vermen halis mi?
Çok vurdum duvarlara
Çok kanattım başımı
Bu gönül kuraklığında
Boşa akıttım gözyaşımı
Gayrı çalmam kapalı kapıyı
Huzurlu hayat ekmekse, aşk meyva
Şükür, soframız dolu ekmekten yana
Hayaller; dudak kiraz, yanak elma
Oysa dün hurma yedim bugün ayva.
Bu satırları
Pişmanlığın öncesinde
Çıplak bir güz gecesinde
Dev hislerin pençesinde
Sensizlik kokan bir evde
Yazıyorum.
Yorgunum, bitik,
Yılların yükü omzumda,
Güçsüzüm ve el boş,
Bunca yolun sonunda.
Hayat sınavlarından çaktım.
Faniyim o halde kendimi istemem.
Fani olan anlam bulamaz kendiyle.
Acizim o halde kendime dayanmam.
Aciz olan Rab olamaz kendisine.
Sevgim masum değil mi?
Hatta gerçek değil mi?
Sen bir mıknatıs
Kalbim işlenmiş demir
Cazibene mağlubum
Neden bu inançsızlık?
Beyler, bir haberim var sizlere:
Tanrı ölmemiş, yaşıyor!
Bir arıda gördüm onu,
Kovana bal taşıyor.
Sordum: Sen ölmemiş miydin?
Dedi: "Beni sebeplerle bıçakladılar;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!