Bulutlar ağlayıp rüzgar azanda,
Yapraklar sararıp düşer hazanda,
Mısırlar toplanır pişer kazanda,
Kestane,cevizler tüter burnumda.
Gamsız, kedersiz günler çok uzaklarda kaldı,
Geldik yolun sonuna ruh yorgun, beden yorgun,
Nerden nereye derken gözüm hayale daldı,
Hafızam kopuk kopuk filim yorgun,set yorgun!
Suların kaynağı,başı bilinmez,
Ekmeğin tadı yok,aşı yenilmez,
Sılada kalanın yaşı silinmez,
Anamın çorbası tüter burnumda
Kayıplara karıştı benim yaşımdakiler,
Ciğerim kan ağlıyor görmez karşımdakiler,
Yüreğim haykırıyor duymaz yanımdakiler,
Ne olur bağırtmayın nefes yorgun,ses yorgun!
Gurbet kaderimiz,hasret bizedir,
Sanma ki feryadım kora,közedir,
Sönmeyen yangınım ela gözedir,
O inci gülüşler tüter burnumda.
Hastaneye gidemem söyleyin tabip gelsin,
İğne,serum istemem İman Şarabı versin,
Salih kuldu söylesin,husn-ü şahadet etsin,
İncitmeden yıkayın beden yorgun,ten yorgun.
Kayıt Tarihi : 30.4.2019 23:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!