Bu gece yüzleşme vakti kendimle .
Şöyle dönüp geçmişe günah çıkartma vakti.
Yıllar öncesi diye başlayan masallar gibiydi .
Ve tıpkı o masallarda ki gibi mutlu sonla bitmedi.
Sen olmasaydın , hiç gelmeseydin ne olurdu ki halim .
Atlata bilirmiydim onca acıyı ,
Sen olsaydın
Ellerim üşümezdi, titremezdi yüreğim.
Tutardın, sarardın sıkıca,
Bir bebeği sever gibi incitmeden,öylece
Isıtırdın tüm zerremi.
Güneş sen olurdun o zaman yaz sen olurdun.
Şimdi diyorum da .
Mevsim kış poyraz vuruyor dallara .
Üşüyor bedenim .
Aynı yokluğun gibi üşütüyor.
Sen olsaydın dayardım omzuna tüm üşümüşlüğümü.
Saçların uçuşur du yüzümün her noktasına.
Sen olsaydın bir masanın karşılıklı sohbeti olurduk.
Mezemiz aşk olurdu.
Vanilya kokulu bir cam kenarı sohbeti.
İzmaritlere harman olan aşk dili.
Ben ellerimi uzatırdım,sen olurdum.
Uzun,uzun düşündüm göğe bakarken bu gece.
Sen olsaydın şimdi ,aydınlanırdı tüm karanlığım.
Yokluğunun her saniyesinde bunca düşmezdim.
Sen gelmeden hayatıma dipsiz kuyalarda çıkmaz yollarda kaybolmuştum.
Öyle uzanmıştı ki ellerin ellerime kendimi cennetinde bulmuştum.
Her yerim yara bere şimdilerde , öyle halsiz öyle yorgun , öyle bitkinim işte .
Sen şimdi uykunun en derin halinde
Ben gökyüzünde seni düşlemekte.
Karanlığına mavi katmaya geldim,
Belki rüyana gelir sımsıkı sarılırım diye.
Gökyüzü kara bir perdeydi bu gece.
Yıldızlar susmuştu, umutlar ince.
Bir baykuş, sessizliğe göz kırptı uzaktan.
Sanki kalbimde bir sır fısıldar gibi yaktı zaman.
Aşk, yarım kalan bir cümle gibiydi dudaklarında.
Uğruna şiirler yazılan kadınlar çok şanslıdır
Sevmenin herşeye yeteceğini düşünürken
Sevmenin yetmedigi yerden yazıyorum
Bir varmış bir yokmuş diye başlayan masallar gibi,
Varla yok arası yaşanıyor işte deli sevdalar .
Dokunmak istiyorum hiç dokunmamış gibi,
Ruhunun derinliklerine işlercesine .
Gözlerine mühürleyip gözlerimi .
İşte öyle delice ölmek istiyorum göz bebeklerinde.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!