Batan Güneşe Selam Duruyoruz

Geceye doğru belli olur
Kırgınlıklardan damlayan
Yaratıktan bozma sular
Ve hatta sakince yaralayan
O çıldırmış
O vahşi
O sağanak sorular

Çay dumanı misafir olmuş
Etrafında sarı beyaz günahlarla
Yaralanmış örtüsüz masamıza
Bir küllük acı kalmış yangınımızdan
O hiç bilmediğimiz
Ve bilemeyeceğimiz yarınımıza

Günahkar bir şair olarak
Misafir kalıyorum bütün bu olmazlara
Nefes alıyor şiir veriyorum
Kabrime gelmeyecek
O çirkin
O sanata doymazlara

Konumum ne bilmiyorum bazen
Bu ulu orta yaşamda
Yağmur gibi
Akıp giden sular gibi
Öylesine taşarak yaşlanmak gibi
Başka çare var mı acaba
Acabalarla aynı derenin
Aynı yatağını paylaşmak gibi

Bakıyoruz bizde işte
Herkes gibi
Kimsesizlerin görünmediği
Günahları yansıtan
O masum
O kırmızı aynalara
Biraz efektliyiz ancak
Birazda mum kokusu var burnumuzda

Gece olmuş
Gündüzler gibi öylece kuruyoruz
Tütüyoruz hatta
Kulaklarımızda bir gebe çığlığı
Ne büyük yalan
Sanki yarını doğuracakmış gibi
Batan güneşe selam duruyoruz