Duman bürünmüş olmalıydı
Başyurt yaylasına
O gün
Göçmen kuşları kanat çırparken
Tepemizde
Karakışın habercileri
Leş peşinde idiler
Nurhak eteklerinden
Hatırlıyormusun sevdam
Kasımın kaçı idi
Gençlik kaynarken damarlarımızdan
Sevgiye susamışlığımız
Zam pınarın başında
Tanıyordu sevdamızı
Boynumuzdaki kıldan örme
Yedi renk atkılarımızı
Birbirimize yadigar edişimizi
Hatirlayabildin mi sevdam
Kaçıncı yıl oldu
Şimdi hatırlamak mı sevdam
Şimdi
Belli değil mi halimden
Bürünmüşüm sesizliğe
Öylesine suskunum ki
Yağmura karıştırmadım hala
Gözyaşlarımı
Biliyorum anlıyorsun sevdam
Kaç asır oldu dedirtmeyeceğini
Kayıt Tarihi : 18.4.2006 21:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hamza İnce](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/18/basyurt-yaylasi.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)