Bir başka gökyüzüydü bizim olan
tanıdık bir dost yadırganmadan uyunan..
genişti içimizdeki pencereler
açıktı sonsuza
güneş içinde
havai bir bulutun sırtında yol alırdık
akşamlarımız hanımeli kokuluydu
çaylarımız tavşan kanı
yıldızları üstümüze örtmüştük bir keresinde
- hiç unutmam deprem günleriydi -
samanlarını görmüştük saman yolunun..
uzun bir kavaktı küçük bahçemizde
durmadan büyüyen,
en sakin günde bile kıvıldaşırdı yaprakları.
Uzun masallar diyarına giderdik
peri padişahının oğlu,
ve büyülü Zümrüd -ü Anka kuşu
her taşı tanırdık
altından çıkan her canlıyı
incirin sütünden
olmamışından ahlatın,
sakınırdık.
Domuz erikleri vardı birde
çalarken bahçelerden yakalandığımız
uzun sopalarımız atlarımız
dörtnala uçardık tarlalara
yalın ayak gezmeyi severdik
çırpıntılı bir gökyüzünde
kasnaklılar uçurtmayı
her çiçek bizimdi yaseminler güller
salkım söğüt akasya
tüm otlar bizimdi
kengerler, ısırganlar
bir türlü bulamadığımız
dört yapraklı yoncalar
en yakın dostumuz karıncalar
bulutlar…
saatlerce seyredebilirdik onları
aklımıza gelmese
başka oyunlar...
Şimdi tüm pencereler örtük
gökyüzü sızmıyor içeriye
arada bir perdeyi aralayıp
dışarıya bakıyoruz...
16.07.1991
Ayşen Gacan GülbağKayıt Tarihi : 25.9.2007 19:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
özlemle döndük gerilere...
ve hüzünlendim doğrusu şimdiki çocukları düşünüce...
selam ve saygılarımla kutluyorum...
yüreğiniz ve kaleminiz daim olsun...
TÜM YORUMLAR (2)