Of ki of ve de puf ki pufffff! Sıkıntıdan patladığım zamanlar, çok da ses çıkmaz çevremde, kimselerde sıkıntıdan patım patım patladığımızı anlamaz, anlayamaz... Patım patım ne yahu, böyle bir kelime mi var ki Türkçe de çatım çatım ya da çatır çatırı biliyoruz da, neyse geldi oturdu oraya işte o kelimeler...
En baş belası işlerden birisi kış günü, karda, kıyamette arabanızın lastiğinin patlamasıdır... Bundan daha can sıkıcı bir iş yoktur. Ha, biliyorsanız lastik değiştirmesini, kış da kıyamette olsa halledersiniz, bayansanız çok zorlanırsınız bu konuda... Erkek iseniz de değiştirirken mutlaka başta elleriniz olmak üzere her yeriniz donar...
Bir başka can sıkıcı işlerden birisi, jeneratörü de olmayan bir apartmanda, elektriklerin kesilmesi ile asansörde kalmaktır... O an da yanınızda birisi varsa ne ala, yine de paniğe kapılmadan havadan sudan sohbet ederek yardım gelmesini beklersiniz... Cepten apartman yönetimini ya da eşinizi dostunuzu aradınız mı kısa zamanda çözülür sorunlar...
Dedik ya başımızın belası işler diye... Bunlardan birisi de yeni yıkanmış perdeleri yerine takmak... Benim kollarım kopar o iş oldu mu... O sırada oğlum ya da kızım mutlaka ders çalışıyorlardır ya da ev de yoklardır... Olsalar bile bizim hanım onlara kıyamaz, bana yaptırır... Eeee, evin reisi olmak kolay mı? Ev Reisliği Kitabının 83. Maddesinde de yazar zaten ''Ev de ki perdeler evin reisi tarafından takılır, reis ev de yoksa en büyük erkek çocuk yapar o işi.'' diye... ''Askerde topçu muydun sen?'' diye bana mı soruyorsunuz? Siz de anladınız desteksiz salladığımı...
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta