dal kırılan yaprağını unutabilir
dağ kopup giden çığını
insanlık geçen çağı
beni öldüren gözlerini unutamam
mahçup gamzelerini
gün gelir ölüm korkusunu unuturum
Yaşamak pamuk ipliği
Ölmek de çelik halat
Acıdan can verirken can yakmamakta
Bana has bir kabahat
Ayıp değil ya rehavet
Dost yüreğini bana döşek eğlemiş
Daha ayrılmadan hasretim
Daha gitmeden özledim seni
Klasık bir sevda benimkisi
Daha içmeden susadım
Tatmadan doyamadım sana
Kî
Seni çıkarmadım sıfırlanmasın diye kalbimin darası
Yıllardır pişman ki ne pişmanım bilsen
Kırlaşmış saçların bu gün bile
Yirmi yıl önce ki gibi
Aynı gûzel gûlûşûnûn manzarası
Bir kere utandığımdan gelmemiştim
30 küsur sene
Anlatamadılar anlamını deli kız
3 günde sen mi anlatacaktın
Hayatın anlamını
Yok işte...
Sensiz anlamı yok...
Küçûk bir tebessüm kahkahanın sahibi
Kahkaha da yaşamanın gûcüdür
Senin yüzün gülmez
Böyle yanlız
Yalnız aşkla gülecek yüzünü
Duvara çevir
Pencereden davetsizce giren ıhlamur çiçeği
İspatlayamıyorum ama peşimdesin işte
Seni öldürdüm diyorlar
İnanmıyorum hani, ölün nerde
Ben sadece bir ıslık sesi duyuyorum hala kulaklarımda
Seni terk ettim diye yapraklar sanki beni yuhalıyorlar
Dil koca düşman
Dediğine pişman
Dil pare pare
Yürek yaralı ondan da biçere
Gördüğümüzden mi
Bildiğimizden mi
Yalnız zambak değil sümbül de
Şah damarı gibi patlayan gûl de
Karşı koymak mûmkün değil
Her çiçek açıyor sende
Kokladıysam teninde
Kopardıysam ellerimle
Orda durma
Rüzgar eser aklımın her yerinde millattan beri
Yel alır gider seni ceryanda durma
Tut ki rastladığın acı dikenlerini
Uçurup götûrmesin




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!