BARIŞMAM BAYRAM
Bayram gelmiş, sefâ gelmiş, hoş gelmiş.
Sorun hele, niçin eli boş gelmiş?
Sofralara lokma lokma taş gelmiş.
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Bugün karanlığı yırtsın yarasa
Güneş gülsün; bitsin endişe ,tasa
Dinsin yetimlerin acısı, yoksa
Küsmüşüm seninle barışmam bayram.
Dilimi dişlerken azap kuşları,
Kanımı durdurur gazap kışları,
Gülmeden babamın çatık kaşları,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Ay ışığı kandil tutsun yönüme,
Gel birlikte ağlayalım dünüme,
Apaçık düşmeden gölgem önüme,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Nikahsız çiftlerin bahtsız artığı,
Körpe yanakların öksüz yırtığı,
Islatırken geceleri yastığı,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Essin sadakat ve sevgi yelleri,
Açsın has bahçenin türlü gülleri,
Tutmadan büyükler küçük elleri
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Gönül gözüm hasretini görmeden,
Ayrılıklar vuslatına ermeden,
Yüreğimde özge güller dermeden,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Yıkılsın çamurdan yapma heykeller,
Fesler düşsün yere; görünsün keller,
Ayrılsın manadan onca şekiller,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Haramın çuvalı mide kusmadan,
Zulmün borazanı derhal susmadan,
Mazlumun önüne çöküp pusmadan,
Küsmüşüm seninle barışmam bayram
Şu kaldırımların günah taşları,
Akıtıp gözünden kanlı yaşları,
Öpmeden alnından kesik başları,
Vallahi seninle barışmam bayram.
Kemal Karapıçak
Kayıt Tarihi : 2.5.2022 02:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!