Dudaklarımın kıvrımlarına ismini yazdığım, gözlerine doymadı dilim susamışken. Yokluğun zamansızlığım, varlığın mucizem.
İliklerime kadar titreten hayalinle kutsanıyorum yine her gece olduğu gibi. Ayrılığın adını dahi anlayamadan yaşattığın hasretin köpüğünü yudumluyorum. Dışarıdan bağırıyorlar, toprak çıldırmış, aklıma mukayyet ol Rabbim, dibi kırılmış kadehlerin küflenmiş parçaları geziniyor gökyüzünde.
Ben susuyorum,
Kanıyorsun sen.
Sen susuyorsun ebedi,
Yanıyorum ben.
Seni yazan cümlelerim acıttı edilen duaları. Şimdi okyanusları yıkayan nil kadar bulanığım. Yaralılığım, üstüme kapattığın gözlerin için. Çıldırmışlığım, yüzünü kapattığın duvağın için oysa ne kadar da güzel yüz kıvrımların vardı kıyameti susturan.
Küçükken hep dargınlığıma sebep üç tekerli bir bisikletim vardı, kardeşlerimden uzak geçerdi günlerim. Şimdi durmak bilmeyen sızın var damarlarımda, ondandır senden bile uzaklığım.
Nefesinden cümleler türettim, ne paragraflara ağladı şehirler..
O bakışına büküldü beller, kahretsin işte şuramda şehirler..
Olmayacağının adını yazıyorum ve uzun satırlara şahitlik ediyor hüznümün mürekkebi. Olmayabilirsin, cünüp bir ömrün içinde guslü özlettirebilirsin bana. Ben seni mucizelerin bile vuslata mucizeyle baktığı gibi inanılması güç bir sevdayla sevdim, senin hükmünü bekleyen düşsel ülkemin acısı..
Ne kadar varsa yeryüzüne ait bir zimmet, hepsi soldu, kurudu. Senin için kat ettiğim kilometrelerin terkedilmiş durakları yıkıldı. Sorulara artık cevaplar hükmetmiyor, Reddediliyor doğmamış çocuklar. Katiller cesedlerin içinde kıyama durdu. Ne kaldı söyle daha başka, beni musallada yıkamaya var mısın ya da mezarımı yeryüzünden uzak, uzun dehlizlerde kazmaya var mısın. En zoru intihar biliyormusun, şimdi cümlelerimde kendimi boşluğa bırakıyorum, sen zahmet etme cesedim kokmadan mezarıma giriyorum.
Bari kabrime güneş ol!
Dizleri yamalı çocukluğumun,
Büyümüşte küçülmüş zamanlarına,
Ağlıyorum..
Seni okurdum sabah ezanları vakitlerinde ettiğim dualarda.
Sonra yumuk yumuk avuclarımı semaya kaldırır,
Rabbimden yağmur yağdırmasını dilerdim.
Meğer sen beni öldürmüşsün.
Ve o masum dilekli yağmurlarımda,
Beni yıkamışsın.
Olsun.
Dudaklarımın kıvrımlarında bir dualarım asılı birde sen.
Ve hala bende ki en temiz yansın sen.
Önder ÖZTÜRK
05 Eylül 2009
02: 13
Önder ÖztürkKayıt Tarihi : 8.9.2009 20:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!