Bu nasıl ayrılık, hangi kitapta yazar
Tırmanıveriyor sanki ayak seslerin,
Zifiri karanlıklarda her gece.
Ve sen sorgusuz, sualsizce gidiyorsun.
Yüklemler hiç bu kadar çaresiz kalmamıştı,
Ellerin, ya ellerinsiz. O’nsuz yapamam.
Hep beklerim ne vakit dönecek!
Seni ellerinsiz sevemem;
Sevemem işte... anla...
Günün yirmidört saati, yada
Alfabede ençok sevdiğim beş harfin bütünü
Tarifi imkansız duyguların hükmü.Ve benligimde
sen yine sen yine sen....
Akrebin yelkovana yelkovanın akrebe... muhtaçlığı gibi
Muhtacım sana balıkların engin denize hasreti kadar
Katran karası gecelerin
turkuaz ışıltılarına
sinmiş gözlerinin elası.
Ürkek gözlerin ve sen.
ve ölmek en büyük maceramız,
Aslında bu bir yitirilmişliğin hikayesi.
Sensizlik Cehennemin öbür adı şüphesiz...
Lakin Sen bir varsın,bir yoksun.
Islak gözlerimden geçiyorsun tutamıyorum.
Nasır tutmuş elimle hoşça kal diyorum sana;
Dahası yığılıyorum yere. Yutkunamadan.
Şu anda seni düsünüyorum martıları...
Kayalıklarda nefes alan dalgaları
Su anda yalnızca...
Uzaklıgın hüzünlerdirmiyorki birtanem beni
Özgürlüğümün tadını çıkarıyorum
Aklıma gelir, isminin keşkelerinde...
Giden gitmişliğiyle övünürse, kalan
Kalmıslığıyla gurur mu duymalıdır...
Kim yetim kim şanslı, kim mağdur
Bilinmezki.
Akşamlara vururdu,
Katran karası gözlerin.
Ya mehtap,ilham alır her nasılsa
Yalancı maviliğinden.
yüreğimin derinliklerinde;
Ve sen varsın martının kanat çırpışında.
hep bir özlem,hep bir hasret
hep bir Sen varsın.
Kırık kaldırım taşlarının bitiminde,
“Çıt çıkmadan kurşuna dizilişimdir gidişin...”
Yüreğimin bozkırları alev alev yanıyordu.
Sanki can kopardılar biraz suskun, biraz garip.
Nice savaşlardan galip çıkmıştı oysa.
Oysa alışıktı üç beş nöbetlerine...uzun,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!