Şakaklarımda yokluğunun ağrısı,
Damarlarım şişkin sevdadan, patlamak üzere.
Bu gece atmayan damarımsın,
Bu gece yorgunluğum,dinginliğim,
Bu gece var ile yok arasındaki ince çizgide cambazlık yapıyorsun.
Bu gece ölüyorum,
Mevsimden haberim yok.
Ne kışı bahane edip bir güzelin elinden tutuyorum,
Ne baharı bahane edip bir güzel ile parklarda geziyorum
Mevsimden haberim yok.
Bana dört mevsimde sensin.
Seni düşünür ısınırım,
Kalem ve kağıt aldım sadece yanıma,
Bir de yıpranmış paltom var üzerimde.
Otobüsteyim bir şehirden diğerine seyahat ediyorum,
Koltuğumu iki kişilik aldım.
Senide götürüyorum yanımda
Şiirlerimde...
İyiler hep iyi,
Kötüler hep kötü.
Bunlar hep romanlara özgü,
Şimdi ki iyiler niye kötü?
Mürekkebim göz yaşımla karışıyor bu gece.
Dağılıyor birer birer kelimelerim,
Sevgi ve aşk ayrılıyor yavaş yavaş
Ayrılık ve yalnızlık duruyor düpedüz gözümün önünde
Yırtıyorum, karalayıp atıyorum,gitmek bilmiyor.
İstemsizce yazıyor elim kâğıtlara hece hece, harf harf,
Sen sevilmekten suçmuş gibi bahsediyorsun,
Ben ise bu durumda suçlu.
Kes cezamı,
Mahkümum dört duvar iki gözüne.
Rüyalar bitti,
Artık gerçekler yaşanacak.
Güzel günler geride kaldı,
Şimdi acılar başlayacak.
Aşkınız sona erdi,
Çizgili suratında yılların yorgunluğunu seyre dalarken,
Bir bakmışım yıllar geçmiş.
Ve bir gün aynaya baktığım zaman.
Suretimde iki çizgi belirdi,
Biri sen diğeri oğlun...
Bitti işte herşey,
Meydan sizindir.
Pek fazla birşey bırakamadım,
Kusuruma bakmayın.
Bir kaç eşyam vardı ihtiyacı olanlara dağıtırsınız.
Yalandan da olsa birkaç damla damlatın gözlerinizden çiçeklerim solmasın.
İçki içmeden sarhoş olsak seninle,
Unutsak kafamızdaki tüm sıkıntıları.
Doğruları konuşsak bilmeden
Birbirimize çarpsak yolda yürürken
Ve birden dursak bir sokak lambasının altında,
Sarılsak, öpüşsek delicesine.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!