Balzactan Bop Esbaskanligina Degin

Seyfi Karaca
5099

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Balzactan Bop Esbaskanligina Degin

Honore De BALZAC, Kiralcilarla Cumhuriyetciler arasindaki yerini secip belirlemede Kralcilik` tan yana tercih etmesine ragmen, yazip yayinladigi yüze yakin Roman ve henüz yayinlanmayi bekleyen onlarca Roman taslagi düzenlemesini ardinda birakan, Felsefi tür niteliginde de kimi yazilara fikir yorup imza atarak taniklik ettigi hayata hicbir pesin hükümlü,tarafli tespitli, önyargili yaklasimlarda bulunmaksizin GERCEKCiLiK akiminin öncüsü olmus.

O´nun bir tasra yerleskesinde olaylarin ve insanlarin hikayesini ele aldigi EUGENi GRANDET romani, serim dügüm cözüm bütün evrelerini evin evlenme cagina gelmis; fakat kendine özgün iradesi hayati kisiligi olmayan ve babasinin yonttugu kalipta tipki annesinin- dünyada var fakat hic bir hayati iradede ciddiye alinir yahut kayda deger esamesi okunmayan - yoklugundan cogaltilip kopyalanmis biricik kizi olan Eugene`nin üzerinde ve etrafinda sürüklenip dönen ask, entrika, aci, keder, kaygi gibilere karsin, kimi zaman da umut hasret sevinc dolu duygusal calkantili olus bitisleri icerir.

Romanda, BALZAC romanlarinin neredeyse tümünde yanina yaklastigi, varligina bulatigi, sokagindan gectigi veya semtine ilistigi en basit veya siradan irili ufakli herseyin uzuuun uzadiya tasvirini cikarip tarifi tam yerine oturtmak icin bütün detaylarini didikleyerek sonu gelmeyecekmis gibi betimlemeler yaptigini- her portrede her esyada her gidis gelislerde -EUGENE GRANDET`te de harfiyyen hic eksiksiz kaleme alir. Fransa`nin üzümlük cimenlik cayirlik koruluk baglik yöre ve kirsalinin en verimli kent uzagi bölgelerinden birinde, baslangicta sarap ficilari üreterek orta ölcekli tüccar erbabi olan Grandet Baba, Saumur denen bu kasabanin bankacisi ve mahkeme hakimi olan özel cevrelerle kurup yönettigi iliski yakinligi sayesinde satisa cikarilan bütün arazileri, ciflikleri, bagliklari, villalari hic bir rakibin araya asla girme sansinin olmadigi firsat kollayiciligini rakipsiz ve kendi belirledigi en uygun kelepirlik fiyatlarla cöküp kapatirken, ayni zamanda da karisi tarafindan ölenlerinin külce altinlarla banka hesabi bilinmez mirasina cullanip konar.

Fakat kazandikca yetinmeyen acgözlülügün ve doyumsuzlugun son haddini yine yenileriyle kirbaclayip besledigi hirsina ihtirasina denge durum tanimayan Grandet baba, soylularla birlikte adinin ünvaninin anildigi MÖSYÖ diye bir seviyeyi, hatta giydigi eldivenleri bile `eger mösyö Grandet giymisse demek ki bu yil soguk ve cetin gececek kis ` örnek alma, en dogruyla kiyaslama ve siradisi her üstünlüge saygin bilme noktasina vardiran bütün insanlar arasinda, Rotschild`lerin tüm servetinin dahi Grandet`inkinin yaninda hic kaldigi söylentileriyle dönüp dolastigi varlik sahibi olmakla beraber pintinin teki, cimrinin en önde gidenidir Baba Grandet. Hayatta herkesin tüm caglar boyunca mutlak yolunun gectigi ve ille muhtac oldugu mahkeme kapilari ve banka vezneleridr ki, nakit parasini bankaci Grassin, mahkeme davalariniysa hakim Grouchot idare edip yönetir, mal mülk para servetinin de ne kadar oldugunu en yakin bilenleri olarak Mösyö Grandet`in .

Fakat kendi tek hücrelik hastaliginda bogulup ölmeyi bile isteye tercih edecek kadar paranin sagladigi gücün ve servetin sagladigi soyluluk gösterisinin git gide baska hic birseyi algilayip duyumsayamayan yaratiklasmislik derecesinde gözü dönmüs pinti ve cimrisidir Mösyö Grandet. Öyle pinti ve cimridir ki, hesabinin kimse bilmedigi para miktarina ve hergün servetine servet kattigi mal mülk arazi bag bahce alimlarina karsin,- sadece banka ve gelir faizlerinin sayisiz insan doyurup besleyebilecegine iliskin taa Paris`e kadar laf konusu olup ün saldigi devasa varliga sahip olmasina ragmen- evin tek hizmetcisi ve sagimlik köle olarak her bir isinde kullandigi, hayatinda hic evlenmemis orta yas kadin yalnizi Nanon`a ekmekleri her sofra sirasinda daha azaltarak dilimlemesi, ocaga harul gürül yanacak derecede odun atmamasi, kar kiyamet gitmese dahi mart ve kasim aylari disinda kesinlikle sömüne yakmamasi, tek bir ayakkbi yahut elbiseyle kendi oldugu kadar herkesin yillarca yamasini sökügünü dikerek eskitmeye mecbur uydurup itaat ettirmesi, kirilan lamba tabak canak yahut sisenin hesabini kan-köpük kusarak ödetmesi ve hatta karisinin komsulara örüp isledigi dikis yahut – kimi kutama günleri aile ziyaretlerine yalnizca bankaci Grasin ve hakim Grouhod`larin disinda hic kimsenin ziyaretine müsade edilmedigi – tombala oyunundan kazandigi üc bes kurusa dahi tenezül edip `bana kazandigin paradan biraz borc verir misin hayatim ` diyecek kadar, - karisininsa her buyurdugunu ölümüne yerine getirip memnun etmek icin adeta adanmis kölelige kendini kurban ettigi- asagiligin düsük profilli ve servet paranoyagi kisilik bozuklugunun ta kendisidir Mösyö Grandet. Tek inandigi ve tapindigi seyin ( para güc ve servet yigma -büyütme kapilmisliginin ) tek kurusu yahut cöpü eksilirse tilsimin bozulup kiyametin kopacagi saplantisinin hayatin hic bir yerinde sosyal katilimi olmayan zindanlasmaya soyutlanmis ve uzaklasmis cimrilikle, gerek para serveti gerekse mülk meblasi, yigip biriktirdiklerinin miktarini cok iyi bilen hakim Grouhod ve bankaci Grasin, her türlü rezilligi yarisi bencilligi asagilanmayi sahtekarligi dümeni sinsiligi dalavereyi gösterisi araci kilip devreye koyarak, evlenme yasina gelmis kizin öncelikli servet avciligini gözeten iki rakip damat adaylaridir. Bir ücüncü adaysa, ticaret hayatina sarap ficisi satmakla baslayan Grandet`in Paris`teki -ayni zenginlik seviyesinde olmasa da- kardesinin damatlik icin posta arabasiyla gönderilip yollanmis; ve Roman `in kalan kismini burdan alip digerleriyle birlikte sürükleyip götüren ogludur.

Demek oluyor ki, `niye hep yalan yanlisinda kaliyor ve katlayarak büyüyen acmaz-cikmaziyla bir türlü hakka hukuka akla vicdana sevgiye saygiya dogruya dürüstlüge ilgisi tükeniyor, azmi kesiliyor, inancini yitiriyor, iradesi hükümsüz kaliyor, iletisimi sarsiliyor, mesafesi aralaniyor, yolu yönü sapiyor, vicdani susuyor, devri sönüyor, yüzü maskeleniyor, mayasi ve karakteri bozuluyor, itibari ve ömrü yetmiyor, sorumluluktan özgürlüge hep zamana ve dünyaya kisa ve kifayetsiz kalarak iyilesip düzelmiyor insan denen varlik ? ` sorusuyla icli disli, keyfi cikar önceliginin kosullayan bencillik dürtülerini özenle sivayip ördügü zindan tutsakliginda, sürekli muhtaclik yokluk yoksulluk mutsuzluk ve zavallilik bagimliliklari artirarak, korkuyla karanlikla ve kabusla kusattigi ve icinden hic kimsenin hic bir sartta hic bir zaman hic bir yere -yazilan ve buyrulanlar disina- cikmama esaretini bogup kiilitledigi, güce tapinip servete paraya mülke saltanata ve gösterise kendini tüm dünyadan ve insanliktan üstün gören bir yaratikliga adamanin neresine gün yorar takvim koparirsa koparsin tarih, yigip yosup biriktirme görgüsüzlügünü doyumsuzlugunu ve kanaatsizligini hic bir onur itibar sevgi saygi deger siniriyla ölcüp tartmaksizin her cagda ve dönemde ` meteligine ilisilir, zerresine dokunulursa kiyametin büyügünün kopacagi ` takinti ve saplantisinin kendi cikar önceliginden baska hic bir hayati hassasiyeti umursayip önemsemeyen yagmanin yikimin ölümün ve zulmün kirini ve zehrini nesilden nesillere yükleyip aktaracaktir bütün yozlasmis kokusmuö cürümüslerini kutsayip yücelten zorba devir devran .

Günümüzü bilhassa sanayi ve TEKNOLOJI ilim bilim METAVERS hapisanesi olarak yapip yorup Yeni Dünya Düzeni markasiyla Süpermarketleyen zindan zikimlar bagimlisi ambalaj, icinde saklayip ezip bozdugu insandan ROBOTA gecislerin degisim dönüsümünü KORONA korku belalariyla carmihlayip virüsleyerek, özel hayatina ve kisisel karakterine girilip avlanilmadik hic bir özgün özelligi kalmayan ahmak avutma, oyun sergileme, algi uyusturma, gün öldürme yahut tüketim piyasasi rafinda dönüp dolasma avanaklik ajandasinda, hayati bölük pörcüklere parsellenip kutuplastirilmis her alanindan trilyonlar mal mülk ve servet kaldiran sektör hegomonyaciliginin, insanlar arasindaki tüm saygin iliski agini ve köklerini param parca ettigi; ve buyrulmus tutsakligin asla disina cikmama emrine ve sartina kul kurban edildigi, özellikle de Türkiye gibi tüm dünyanin soygun sömürü sülükleriyle beraber yerli isbirlikcilerinin ÜRETMEDEN TÜKETiMI zorlayan; ve eldeki bütün ülke zenginligini özellestirmelerle özel cikarciligin haydut haramiligine gasp edip vurgun soygun isgal talan rantcilarin zevkine ve keyfine göre pazarlayip peskes cektigi, tefeci soyguncu gammaz sahtekar haydut hainler koalisyonlu mafya TARIKAT medya banka borsa holding ve topyekün siyasetin, yalan dolan hurafeleri seckin ideoloji veya tanrisi tapindigi ve her zerresine dokunuldugu zaman kiyametin büyügünün kopacagina inandigi para mülk servet saltanat görgüsüzlügü ve gösteris düskünlügü olan ; hamasetsöylemciligi ve ahkam kesiciligiyle caglari caglara ekler, toplum avutur, insanlik oyalar, tüm yagma yikimlari kurumsal kalici hale getirir. Kendi bencil bagnaz cikar önceligine kodlayip dert bela sorun korku kaygi endise siddet dehsetlerle soygun vurgun rant talanlara sefillik ve zavallilik artirip cogaltarak cehaletin ve karanligin besledigi afyon kiskaci esintisiz yikim ve yozlasmalara sart kostugu sinirli hayatin tüm bozuklugunu en kidemli ideolojisi veya kendini ilah kilan din istismarciligi olarak `delikten kesinlikle süprülmeme vaadiyle ` her kullanicisinin sinirsiz sorgusuz tüketimine sunar burdaki kiralik kurgularin cok piyonlu ve cok ortakli yapi bozuklugu..

Nitekim deneyip sinayip sonsz ve sürekli yanildigi bütün iliski ortakligini ve cikar önceligi saplantisini, zorlanip dara girdikce her defasinda sövüp sayistiklariyla yeniden diger yenisine kumar bozup oyun kurup iskambil karistirip kurcalayan BOP ESBASKANLIGI topyekn koalisyon ortakligi, topluma ülkeye devlete ve tüm deger birikimlerine faturaladiklariyla, kendi degerlerine uzaklasip yabancilasmanin sosyal siyasal kültürel tüm iletisim iliskilerini, yagmalayip yiktigi bozguna yitik yoksul muhtac bagimli sindirilmis susturulmus müsait ve uygun insan yiginlari ve sartlandirildiklari zindan bogumundan asla kurtulup disari cikma sansi ( özgürlüge sevgiye saygiya adalete hakka hukuka huzura iradeye akla vicdana…) ve ihtimali olmayan borc haciz ve pahalilik bataginin en kullanisli kalabaliklari olarak görüp bakmakta.

Oysa Brutonlar, Galyalilar, Romalilar, Angillar, Saksonlar, Wikingler, Normandiyali`lar gibi tarihsel gelisim ve degisim sürecinde, sosyal siyasal kültürel ekonomik her yönden ve heer bakimdan Büyük Biritanya ( veya kisaca Ingiltere ) olmadan evvel, topraklarini Feodal Derebeyleri`ne her kosulda ortak iradeye birlik baglilik gözetme ittifakina satarak, icraya vererek veya kiralayarak; ilk sanayilesme`nin topraktan ürettigini ticaretle yogurup destekleyen bütün dönüm dolasimin fabrikasyon üretimine ve makinalasmis tarim rencberligine gecmeden coook zaman evvelinden, yani taaa cakmak tasini yerin dibini oyup deserek hayatin her yerinde kullanan ilkel madencilik yöntemlerinden beri, her buldugu zenginligi nasil ve hangi yolla hayata kazandiracaginin beceri hünerini kazandi.

Yüzyil ve Otuz yil savalari sirasinda VEBA salgininin insana duydugu önemi artiran MAGNA KARTA hak ve daha iyi yasama talepleri kiralliklara ve derebeyliklerine dayatilip köylülügün veya büyük toprak sahibi zümrelere bagimli yasayan serflerin yasam kosullari iyilestirildi. Bu yüzyillar boyunca kilise hükümranliginin her zulümü acmazi ve zorlugu yeryüzünde izi ilgisi olmayan bir adresi suclayarak veya kendi isledikleri suclulugu TANRIDAN GELDIGINE havala ederek gecistirme yobazligi sorgulayan insan katinda gercek özneleriyle bulusurken, uluslasmalarin önü ve yolu acildi.

Ikinci Sanayi Atilimiyla Demiryollari`ndan bilimsel calismalara varincaya kadar ilim sanat ve teknolojik gelisiminin dünyada mal satmadik hic bir yer birakmayarak yayilip genislerken, cogu imparatorluklarin ortadan kalktigi , ulus devletlerin bagimsizliklarini kazandigi, Kapitalizm`in üretip tüketenle, üretimin gerceklesmesi icin arac gerec ve sermaye sahipleri arasindaki bütün hak hukuk iliski cikmazlarinin ve cikar celiskilerinin neden- sonuclarini arayip cözümlemenin siyaset fikri, akil felsefesi, mantik bilinci, makam partileri, sivil sendikalari ve isveren örgütleri neredeyse pazarligi gittikce kizisan sanayilesmis tüm cografyalarda eszamanli olarak devir dönemleri yasandi. Burada hükmettigi konumun eskileryle yeni dahil olmak isteyenler arasinda asil pay ve Pazar kapismasindan kaynakli iki dünya ( bir de soguk savas ara devresi ) ölüm zulüm savaslari yasandi.

Simdilerde hemen, Korona`ci Biyontech tek basina giden yil Onyedi Milyar Yuro`ya para misin dememis. Bu yilsa en az alt limit bir o kadara, üst limitiniyse Sahinler`in kendisi dahi (servetinin miktarini kendi dahi bilmeyen Balzac Romani`nin mösyö GRANDET`i gibi )

Tüm bu yüzyillari Türk tarihi,sadece kacinilmaz öngörülür ezici sonuclariyla sömürge pazari durumunu ileri tasiyip öteye gecmeyen, tüm altyapi esasli devreleri LALE DEVRI yahut yikima namzet durumlarin IYILESTIRME veya ISLAH ETME ( Tanzimat ) pansumanciligiyla avutup susturarak gecistirmeye bakan, ancak, soygun vurgun desise dümen talan vurgun menfaat rant cikar ganimetini tüm diger herseyin önünde ve önceliginde tutma egilimli haydutlugu ve hainligi hic kimseye birakmamayi yol yordam bilenler sayesinde kacinilmaz bölünme parcalanma ve yikimlari yasadiktan sonra; ülkece kurtulusun ve toplumsal altyapisi INSANLIK KADAR saglam ilim bilim saglik sipor dil legitim iletisim ulasim sanat felsefe imar üretim gibi yasamin bütün hassas ve onurlu alanlarini yeniden kurup liyakat esasli temele oturturken Türkiye Cumhuriyeti, Nato cercevesinde Avrupa Birligi Raporlari`yla bilhassa Onki Eylül Darbesi`nin son vurusuyla küresel isgalciligin yerli isbirlikciligini Sicak Parayla besleyip fasoncu Ithal Ekonomisiyle körükleyip tezgahlayarak; Özal `la hiz ve alan hacmi yükltilip genisletilen, Cillerler`le Kemal Dervis`lere noter devriyesi yapilan; Fethulmetal, Pekaka, Yeni Cehepe, Eski Mehepe,Sivil Hedepe, Fazilet, Davut Meral Babacan, Borsa, Banka, Mafya, Medya, Tarikat, Holding, icraat tesis talim ortakliginda, cekip ceviriyor kendi kendini sinmis susmus iflas haczinin cercevesin sigmayan insan kalabaliklarini sayisiz kredilerle ezen bogan süründüren ve sürükleyen, dövüze bagimli, faturasi imansiz-amansiz yüksek, yikim yagmalar sürsaltanatli devirdevran.

Ocak / 22

Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 22.1.2022 19:41:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Seyfi Karaca