Bu gün gene,
Büyük bir telaşla,
Kalktım yataktan.
Biraz dan,
Şafakta,
Yosun kokulu Boston’dan,
Yolculuk başlayacak.
Çevremde bir kaç melek,
Melekler içinde kelebek,
Ama bakamazsın onlara,
Yanarsın sonra.
Kimi Tanrı dan,
Kimisi felekten torpilli,
Adaletsiz dünya da.
Baltimore’un küskün akşamında,
Fil gibi böğüren kamyonlar,
Kurt gibi uluyan makinalar,
Yapraklar arasından,
Yılan gibi kayan trenler,
Işıkların dansıyla oynarken,
Alaca karanlıkta.
Ay sararmış,
Yıldızlar parlarken,
Okyanus’da ruhlar kararmış.
Fakat,
Bu karanlıkta çalışan mühendis kız,
Dünyayı kurtaracakmış.
Girince odaya,
Bir karınca gördüm.
Harıl harıl çalışan,
Basınca düğmeye,
Güneşi oda ya doldurdum.
Haykırdı çocuk gibi,
Bu mühendis ürkek kız,
Tabiki anlamadık,
Biz korkup şaşırmışız.
Dedim ki,
Korkmayın beyazlar güzeli,
Senin için aydınlattım bu yerleri.
Bak gözlerin,
Güneş gibi parlıyor.
Işıldayan aklında,
Şimşekler çakıyor.
Her dalgayı süpüren,
Tuttuğunu götüren,
Uyuyanı uyandıran,
Birileri de olmalı,
Oda seni bulmalı.
Şimdi,
Kalbine bir ateş atıyorum,
Ama ben müsait değilim.
Köprüleri yıkıyorum,
Aşk denen kasırgadan,
Uzaklara Kaçıyor,
Sevgi rüzgarın da,
Koşuyor,uçuyorum.
Haberin ola...
Seni böyle görmek kız,
Çok çalışkan ürkek kız,
Biraz halden anlarız.
Hasan Arpacı,1992,Baltimore,Usa
Kayıt Tarihi : 16.2.2021 09:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!