Her balkon bir çocuk saklar,
Tozlu perdelerin arkasında, kırık bir oyuncak gibi.
Çamaşır ipleri sallanır rüzgârda,
Üstünde kuruyan gözyaşları; annesiz gecelerin çamaşır suyu.
Saksılarda solan fesleğen kokusu,
Bir yetimin ilk “iyi ki doğdun”u.
Güvercinler konar paslı korkuluklara,
Kanatlarında taşır kayıp mektupları.
“Belki bir gün,” diye fısıldar cumbalar,
Ama cevap veren olmaz, sadece yankı.
Geceleri ay, bir çocuk eliyle çizer camlara
Bulutların arasından sızan hikâyeleri.
Yıldızlar düşer, avuçlarda söner;
Her biri bir dilek: “Keşke bir kapı çalsa…”
Yağmur yağdığında ıslanır oyuncak ayılar,
Kimse toplamaz, kimse kurutmaz.
Radyodan dökülen şarkılar,
Bir ninni olur, uyumayan çocuklara.
Sabah olunca güneş vurur,
Tozlu raflardaki fotoğraflara.
Gülümserler; soluk, sararmış...
Bir zamanların balkon yetimleri.
Şimdi ise,
Rüzgârın dilinde savrulan
Birer anı.
Kayıt Tarihi : 14.4.2025 20:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!