Bakmak/zaman/yol/sen/ben/şehir/kuşlar...

.

ellerimle görmeyi öğrenmeliyim...

bakmak;

bakarım görürüm. sonra derin bakarım.sevdiysem örneğin
daha derin bakarım. baktıkça kaybolurum ben. sen sen olursun.
ben kıyında duru bakarım. çok uzun baktıkça senleşirim.
etine bakmam.bakınca acırım biliyorum. çiçek koparmadım
çiçek koparmışım sanırım. bakarken balık yerim.rakı içerim,
az olmak kaydıyla. sonra bakarım.seni yerim bakışımla. içeriden.
incitmeden. kimseler görmez. öyle derin bakarım ki; fark etmem
baktığımı. biri gelir dürter. geldik kardeş der. son durak. ben
bakarım yoksundur.derindeyimdir.sen oradasındır. ben yokumdur.
kim bilir neredeyimdir. kirpiğinde bir şey olurum belki. belki
tuz. ben bakarım. bakarım.

zaman;

çokça var bende. takar ayaklarıma sana gelirim. çok zaman bende.
senin için. kuş sesleri duyarım. biri türkü söyler. uyanırım. kuş sesleri
halen vardır. kuşlarla geliyorumdur. turnalar değişik uçarlar.
ben de değişik gelirim. sürpriz yapar, çiçekler alırım sana.
sonra şehir kararır. ben utanmam artık.sana sarılırım. otomobiller
geçer gider. egzoz dumanları kokar. bir martı varsa gecede çığlık atar
acırım ben, sana sarılırım. zaman çok bende. penceremde açıksa, çok.

yol;

dönmek için gitmem genelde, giderken vedalaşırım şehrimle, şehrimin
içindekilerle, özlerim diye derin nefesler çekerim içime, ben şehrimi ve
içindekileri severim, fazla düşmanım yoktur biliyorum, olanlarda
merak ettiklerinden, fazlalıklarımı sevmediklerinden, biliyorum.
umursamam o yüzden, yola çıkarken almam onları, böyle daha iyi
açarım radyoyu keserim yolları, en son ne zaman bilmem gelmiştim
şehrine, çok kalabalıktı, ben kalabalığı sevmem, insan içini dinleyemez
oralarda bilirim. nerede bir ıssız yer var oraya kaçarım, rantın uğramadığı
yerleri seçerim özellikle, kendi kalabalığım yeter bana, bir kalem, biraz kağıt
bir paket sigara, yeterde artar günlerime.

su;

köşede durup, tüm sesleri unutup şiir düşünmek bir yana, artık ağır bu
şairlik işi bana, uykunun en güzel yerinde aklıma geliyor bir sürü kelime
bazen kalkıp yazıyorum, inadım inat işte, sonra su içiyorum, rahat bir
uykuya yatıyorum. hani diyordum ya “gecenin bir vakti birden uyanıyorum”
şiirdenmiş, geçer diyor doktorum. sanki ölecek miyim ne, ya bunlar son sözlerimse
eğer, öyleyse diyeyim, seni çok seviyorum, neden deme bilmiyorum. İyi
geliyorsun bana, iyi ki seviyorum seni, bak ne kadar güzel, ne kadar iyi.

su yılı /