Senin hayatın karşı kıyısında nehrin
Baki hakikatte
Serpilip büyüyen çalkantılı coşkulara çökmüş çisiltiler sağanağıyla ömrümü sırtına sarıp
Ne duydu
Ne götlü
Neyi hayal etti düşlediyse hiç bir fire vermeden meram makamına yetiştirmek için
Su gib akıp gidince zaman
Sazını sesini bağrına bastığı gibi doğruca mecnunu leylaya
Leyliyi nahara
Çöz düğmeleri vücudun hicranıma derman olsun, kerem eylesin arzuhallere aslının kimde gayrı
Gerdanına tenine zülfüne kül ateş ve kara sevdayı dokusun sürsün
Ne yazarsa gayrısına sevap günah hepsini bir
Dizini yastık yorgan edip dildudak değireceklen
Mum gibi eriyene kadar hasretin izini bir ömür boyu sürerek anca kavuşmuş kucaklaşmışlığın kendinden geçmişliğini
Ve çıldırasıya kanı kaynamışlığa can katan sarhoşluklarla
Sabahlarca sevişmelere gönlünü divanede aşka yakmaktan
Diş sancısına
Azap çilesine
Ve sevgili yarasına diyar diyar sürgün veren kaçışları kovalayarak ateşe küle kurtulan hem saçını
Hem nefesini
Hem bedenini
Hem de bahtını
Tutuşmuş naçarlara düne güne
Saça döke sefil süpürgesi etmekten
Aralık/24
Kayıt Tarihi : 6.1.2025 16:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!