Bak
Düşün
Bak da gör
Gör de anla
Anlayarak bil
Gözlerini kapat
Öleceğini düşün
Düşün ki sen yataktasın
Doktorlar çare bulamıyor
Yaşamak istiyorsun nafile
Ağlamaktadır bütün çocukların
Çaresiz yıkılmış durumda hanımın
Geri dönüş yok kıyamet kopmakta sana
Gassal başında sıcak sularla yıkamakta
Ne mermerin soğuğu ne de suyun sıcaklığı
Duymamaktasın acıyı ruhun yok artık bedende
Beyaz bembeyaz yeni elbiseni giydirmektedirler
Tüm hesapların için huzuruna çıkacaksın rabbinin
Evde tutmak istememektedirler artık senin bedenini
Musalla taşında ziyaretçileri kabul ediyorsun
Sevenlerin de gelmiş sevmeyenlerin de namazına
İlan ediyorlar artık öldüğünü minarede
Er kişi niyetine diye niyet edilerek
Namazını kıldıran imam sorar cemaate
Nasıl bilirdiniz bu merhumu diyerek
Adettendir Allah rahmet etsin derler
Dört kişinin sırtında senin ceset
Kazılmış mezar ölçülerince
Ceset indirildi mezara
Okundu en son talkının
Toprak atıldı kabre
Artık kabirdesin
Gitti gelenler
Aç gözünü
Aç düşün
Düşün
Bak
Sinan KarakaşKayıt Tarihi : 9.6.2008 11:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TEBRİKLER HEMŞERİM.
SELAM VE DUA İLE.
DöRT KiŞiNiN oMZuNDa
Padişah dahi olsa kadın erkek her nefer
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
İhtişamı bitirip son yolculuk son sefer
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
İsmin ne önemi var Fikret veyahut Ali
Deftere yazılmıştır dünyadaki tüm hali
İster bir çöpçü olsun ister Başkent’e vali
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Burnundan kıl aldırmaz kelli felli bireyler
Kibir abideleri Hint kumaşından şeyler
İnat etseler dahi tüm ağalar tüm beyler
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Zulüm denildiğinde icraatta enderler
Kula secde etmeye utanmadan din derler
İlahlık taslayanlar Firavunî önderler
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Altı okçu ampulcü üç hilâlci ve atçı
Halkın kanını emen sözüm ona sanatçı
Dünyaya kazık çakıp “Gitmem” diyen inatçı
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Manken yutturmacalı bin dolarlık geyşalar
Halka ihanet eden şöhret ehli maşalar
Genç kanına doymayan ihtilâlci paşalar
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Riyakâr diplomalı dürüstlükten bıkanlar
Engerekler misâli ahaliyi sokanlar
Çalıp çırpan bürokrat ve hamisi bakanlar
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
HİDDETÎ gibi kullar Hakk Vaki’yi bilerek
Dünyaya tapanlara istihzayla GÜLerek
En sonunda onlar da bir camiye gelerek
Ağır ağır gidecek dört kişinin omzunda
Fikret Oğuztürk
TÜM YORUMLAR (5)