Bak, yine duyuldu uzaklardan o kemanın sesi,
Ne mahzun bir melodisi var...
Özlem rıhtımlarında gözyaşları,
Damlasın benimkiler de ne çıkar?
Usulca öp yüzümü gitmeden,
Saklarım alnımda ebediyen,
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Şairlerin duygularını derin sulara çeken keman sesidir çünkü keman enstrüman olarak insanoğlunun iç sesidir. Şair bu sesle içlenir, o sesin ardından giderek özel dizelere ulaşır. Ve böylece ' Bak Başladı Yine O keman ' şiiri ölümsüzleşir.
Enfes bir anlatım. Kutluyorum. Dinmez ER / Çeşme/
Bir şarkı sözü olacak kadar duygulu ve anlamlı dizeler bir romantizm örneği bir şiirdi Halenur Hanım, yürekten kutlarım. Mutluluklar sizinle olsun!(10on)
güzelim yüreğe sağlık...
saygılar...
Halenur hanım ne güzel bir şiirdi bu daha önce okudum mu bende bıraktığı etkiyi yazdım mı bilemiyorum...
Lakin her okunduğunda ayrı bir hüznü, ama tanıdık bir hüznü çağrıştıracak şiiriniz cidden çok güzeldi tebrikler...
Unutmayacağından eminim.
Siz unutulacak biri değilsiniz.
Sevgisini böyle cömertçe ve fedakârlıkla sunan sizin gibi hümanist biri katiyyen unutulmaz.
Tekrar geçmiş olsun diyorum umarım iyisinizdir esenlikler diliyor, şiirinizden dolayı gönülden kutluyorum...
Bak, başladı yine o keman...
Dinle, sanki duruyor zaman...
Sesleniyor gibi,
Çok uzak diyarlardan...
Sesi, ürpertiyor yüreğimi,
Korkuyorum, hem de çok,
Aldırma bana sakın,
Sen mutlu ol, huzurla dol,
Yeter ki, beni unutma, e mi?
hüzünlü ve çok da güzel bir çalışmaydı..kalemin var olsun canlar canı...
Halenur hanım'cığım keman sesi duygu selidir ağlatır insanı,siz ne güzel yansıtmışsınız satırlarınızla,puanımla tebrik ediyor antolojime alıyorum eserinizi.Sevgimle
KEMAN'ın sesi ve yüreğinizin sesi adeta dizelerde yankılanıyordu, buralardan
duyar gibi oldum o sesi.......çok güzeldi......+10
SEVGİLERİMLE..................
Seyduna ve Şahrud...
yitik öyküdür, tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan, iki yürekte durmadan kanayan
Seyduna ile Şahrud
yüreklerinin akarken bıraktığı izi birbirlerinin gözlerinde aradılar, yoktu
iki iklim farkıydılar...
ne zaman gözgöze gelseler yangın çıkmayacak denli uzaktılar
yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı üçüncü bir kente düşmüş suretleri.
şahrud gökyüzü geliniydi, yüzüne bulut inse donardı masal gözleri
bir solukluk rüzgarda bile kanardı usul usul gelincik bedeli
seyduna yeryüzü cehennemi ölüm çağırır uçurumlarda sınardı sevdasını
mağma yüreği yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı.. onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi...
iki iklim ayrıldılar
'ya Şahrud' dedi Seyduna
'gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm, ardına bakma, gözyaşımla vurulursun, su gibi git'
Şahrud'un yüzüne keder mayın gibi durdu
ve zaman gözlerinin su yeşiline kuruldu
hüzün bir buda heykeli gibi çırılçıplak yüzlerine oturdu..
rivayet odur ki, Şahrud vardığı denizlerde hala seyduna türküleriyle uyanmakta
seyduna şahrud'un gözlerinden kalan masalla yaşlanmakta...
'iki ayrı baharın dalıydılar; biri ilk, diğeri sondu ve kan ter içinde bir yaz aralarında duruyordu. bahara yenildiler. şahrud taptazeydi. filizdi. yüreği güneşi içecek denli kar yangınıydı. her ucu ayrı bir yeşile sevdalı.. cemreler yaşamla arasında ana sütüydü. toprak var gücüyle ayakta tutuyor kendini ve doğurganlığını ona sunuyordu.
şahrud ise her dal yeşile bir tomurcukla karşılık veriyordu. içtiği her damla güneşle çiçekleri çıtlıyordu. sanırsın rengarenk gülümseyen yeryüzüydü... seyduna ölüme ölümüne yakındı. çınardı. şahrud'un giyindiğini soyunuyordu ve gelinsi dalları soyundukça çıplaklığından utanıyordu. solan yüreğiyle her seher güne biraz daha sarı duruyor ve biliyordu; ten soğuması çoğu kez elinde ak keteniyle vaktinden önce geliyordu. seyduna'yla şahrud'un tek ve bütün bağları ayrılıkları da olan mevsimin en uzak uçlarında tutunmalarıydı. mevsim haziran sonunda kendini yakınca koptular...
artık birbirlerinin kışında bile yoktular...'
Şiiri okuduğumda dinlediğim türkünün hikayesini paylaşmak istedim sizinle...
'su gibi git'....yüreğinize sağlık sevgiler....
Sanki bir anı gelip geçerken gözlerden,bir kemanın nağmeleri eşlik eder gibi bu güzel şiire..Çok güzel.okunası ve lezzetli bir şiir..
Tebrik ederim ..Sevgilerimle
Bu gün okuduğum ikinci keman şiiriydi. Kemanı üstadından dinlemenin tadına doyulmaz. Niye şiirlerde kendine diğer enstrümanlardan daha fazla yer buluyor. Bunun açıklaması bence şu. Keman sesi ağlama sesidir. Tellerin titrediği nokta yüreğin en hassas köşesidir. Şiirin mükemmel Halenur'um. Hangi şiirin kötü ki zaten. Tam puanla listemde. Kutlarım.
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta