Birbirinden ayrı olamaz beğ, il;
İyinin önünde saygıyla eğil!
Sade kusurluya, çirkine değil,
Güzelime sevgi, barış, hoşgörü! ...
Kan tükürsem, derim, içtim kızılcık!
Burası başlarken yurt savunması
Dağca duran yiğitlerin tepesi.
Burası öteye kalıp yunması
Arşa uçan şehitlerin tepesi.
Kızıl kıyametti, şimşekler çaktı
Bu, ne celallenme, nazlı hilalim?
Sana kurban olsun canım, helalim!
Gölgende ezanlar okur Bilalim;
Güne celallenme nazlı hilalim! ...
Kaş çatma, gül, yüzün harelenmesin;
Dağ benim, ova benim.
Od benim, tava benim.
Can örsümde çekiçle
Gelmez mi tav'a ben'im?
Şöleniyle, yasıyla,
Neyleyim, bir düzen tutturamadım,
Elest'ten bu yana ayarsız yürek! ...
Dosdoğru bir yolu tutturam; adım,
Mü'min yazılmalı, a, yarsız yürek! ...
Edep ile birdir mütevazilik,
Deli gönlüm yine uçar yüksekten
Sığ göle, denize dalmasın diye.
Sakınır dikenden, taştan, tümsekten
Tökezleyip yoldan kalmasın diye.
Er, gözün gördüğü kargıdan kaçar
Bağlanmış hayatım borca, senede;
Beni taksit taksit yordu be gülüm.
Alıştım ya sana bunca senede,
Senden ayrı kalmak zordu be gülüm.
İçime gam düşer gün kararınca,
Hırsızın nesini alacak hırsız?
Adı, sanı dilde kalacak:Hırsız!
Korkarım, lanetli şeytanı geçmiş,
Garipten Rabbini çalacak hırsız!
Ağrısın, yâr, ağrısın!
Bırak başım ağrısın!
Dertler tatmış başımda
Sen, en büyük ağrısın!
Küçük Ağrı, sansın el,
Yanlış, Büyük Ağrısın!
Avcının gözünden baktığı gez'di.
Arpacık tutsaydı boşa gitmezdi,
Bu dağda, Ferhat da, aslan da gezdi,
Dağ aynı dağdır da maral değişti.
Pek çok şeyin eski tadı yok artık,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!