Kirli yüzlü çakallar, eşkıyalar sinerken
Dans eder yamaçlarda öbek öbek ağaçlar.
Müjde duydular zahar, telgraf tellerinden
Uyanır düşlerinden, güle hasret kalanlar
Seher vakti sahneden çekilince yıldızlar
Oyalı perdelerden zarif ışıklar sızar.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,