Kendimi;
Kardelen çiçeklerine benzetiyorum,
Sana karşı.
Soğuk, kardan bir okyanusun içinde;
Bir sana açılıyorum,
Yitirdim ben gülüşlerimi,
Umutlu günlerimi.
Kimsesizim...
Hem de hiç olmadığım kadar.
Yalnızlığım hat safhaya ulaşmış,
Mesafeler güzeldir
Mesafe hüznü, sevinci, mutluluğu, üzüntüyü ardından getirir.
Özlemi çoğaltır,
Nefreti, kini, kızgınlığı azaltır.
Aşkı
Ben çok mu kalp kırdım
Çok mu insan üzdüm
Çok mu kindar biriyim
Çok mu ?
Neden merak ediyorum.
Kuru yaprak misali savrulur giderim
Şu sonbahar meltemlerinden
Bir haberim kendimden
Savruluyorum huzursuzluğa doğru.
Sanki bütün her yer sağanak olmuş
Sanki yalnızlık kokuyordu,
Kasvetliydi,
Bunaltıcı,
Huzursuz bir yer.
Yokluğu bu kadar mı mühpemdi?
Bak Ekim’de döküyor yapraklarını,
Eylül’e ithafen .
Benim gidenlere döktüğüm ,
Yapraklar gibi.
Meltemlerin yerini rüzgarlar aldı ,
Suskunluğunla ne çok şey anlatıyorsun.
Sessizliğinle ne çok şey saklıyorsun.
Ne ağır bir yükün var şu dünyaya karşı.
Ne bilinmez bir sokaktasın.
Ne bilinmez bir faili meçhul içerisindesin
Beklemek ne zordur
Beklemek...
Gelmeyeceğini bile bile beklemek,
Bir şeyleri feda etmek.
Zamanını bile bile;
Kaybetmişliğimiz var
Kaybetmişliğimiz ne zor.
O dert unutulmuyor,
O acı unutulmuyor.
Arada bir dinlenir gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!