Yasemin kokulu bir rüyaydın
Dökülürdün demet demet yüreğime,
Kitaplarımın arasında kalan,
Kuruttuğum çiçeklerim gibi…
İsli gaz lambasında
Kitabımı aydınlatan ışığımdın,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bağışla bir kez daha öğretmenim,
Hadi yine aydınlat karanlıkları..!
Kutluyorum...sevgimle.
Affet beni öğretmenim
Bağışlamıyorum ben en küçük yalanları
…
Bağışla bir kez daha öğretmenim,
Hadi yine aydınlat karanlıkları..! '
Sevgili Nevin;
Bu şiirinede yazmak istedim.
Böyle değerli bir öğrenci yetiştiren öğretmenlerine sende emeği olan herkese teşekkürlerimi sunarım.
İyi ki varsın Can Dostum
Sevgilerimle
Biliyorum ki benim seni sevdiğim gibi
sende en çok ve sadece beni seveceksin”
Güneş sesinle doğacak gözlerime
Kahvaltım busenle tatlanacak dilimde
Varlığına şükredeceğim
Her sabah sevgini bırakırken ellerime
Bahçemizde rengarenk çiçekler
Her birine bir türkümüzün adını verdiğimiz
Ve kocaman bir ağaç olacak
Gölgesinde serinlediğimiz
Bazı günler kahvaltımızı yapacağız altında
Bazen gizli gizli sevişeceğiz
En güzel türküleri söyleyip
En güzel şiirleri yazacağız
Her şeyimiz olacak
Hasreti unutacak yüreğimiz
Biz olacağız biz kalacağız
İmrenecek görenler bizi
Belki kıskananlar olacak sevgimizi
Ama kimseler ayıramayacak ellerimizi
Şimdi ayların özlemine katlanan yüreğimiz
Zor edecek akşamı
Her akşam kapının önünde karşılayıp beni
Öpeceksin geçmişte kalan hasretlere inat
Sabahlara erdirirken uzun geceleri
Kah dizimin dibinde dinleyeceksin türküleri
Kah göğsümde okuyacaksın şiirleri
Uzun sohbetlerde anarken eski günleri
Bazen gülümseyecek
Bazen hüzünleneceksin
Daha sıkı kavrayıp ellerimi
İyi ki varsın, iyi ki benimsin diyeceksin
Kollarımdan sıyrılıp tenime gireceksin
….
(Gün gelecek her canlı gibi dolacak ömrüm,
Göçüp gideceğim yalan dünyadan,
Yazacağım son şiirimi Sevgi Evimizde
ve seni seviyorum diyerek son nefesimi vereceğim dizlerinde
Giderken tek bir şey götüreceğim yüreğimdeki....Vefa diye ben byna derim..inanıyorumki..bir baba ,bir anne türeği taşıyan ...bizim yüreğimizin attığı her yerde onlar...affetmek için var olmadılar şefkatin en güzelini vermek için yaratıldılar..siz af dilemeyin..onlara değer vermeyen değersizler..nasıl vicdanlarıyla sarılıp yatacaklar acaba..tebrikler
CANIM BENİM. BEN EMEKLİ ÖĞRETMENİM. BİLMEM BİLİYOR MUYDUN?. ÇOK DUYGULANDIM.HİÇ BİR ÖĞRENCİM BANA BÖYLE BİR ŞİİR YAZMADI. NE MUTLU YAZDIRANA VE YAZANA.LİSTEMDE. SEVGİLERİMLE...
CANIM BENİM. BEN EMEKLİ ÖĞRETMENİM. BİLMEM BİLİYOR MUYDUN?. ÇOK DUYGULANDIM.HİÇ BİR ÖĞRENCİM BANA BÖYLE BİR ŞİİR YAZMADI. NE MUTLU YAZDIRANA VE YAZANA.LİSTEMDE. SEVGİLERİMLE...
'Bağışla bir kez daha öğretmenim,
Hadi yine aydınlat karanlıkları..! '
Tüm zamanların ara sayfalarında dolaşarak geleceğe umutla ; yüreklere tohum ekebilen öğretmenlere ne mutlu.yüzünü karanlıktan aydınlığa dönderen öğretmenlere selam olsun.güzel,içeriği dolu bir şiir okudum.yüreğinize ,kaleminize sağlık.
İsli gaz lambasında
Kitabımı aydınlatan ışığımdın,
Senden öğrendim
İnsanla hayvanın ayırımını,
Eşitlik ve özgürlüğün anlamını,
Sen bıraktın yüreğime, güvercin kanatlı umutlarla
Evrende var olan tüm canlıyı sevmeyi…
değilmi bir çok şeyi öğretmenlerimizinden öğrenmeye başlarız duyarlı yüreğinize saglık güzel bir hediye olmuş saygı ve selamlarımla
Canım benim, anne sıcağından ögretmen kucağına gider çocuklar. Anneden sonra en kutsal saydıklarımızdır ögretmenlerimizdir.
Geç de olsa bende Ögretmenle Gününü kutluyorum.
Ellerine yüreğine sağlık bitanem
Duyarlı ve kocaman yürekli dostum
Sevgimle
…
Affet beni öğretmenim
Bağışlamıyorum ben en küçük yalanları
…
Bağışla bir kez daha öğretmenim,
Hadi yine aydınlat karanlıkları..!
ablam...
ben sana ne desem azdır...
vefalı yüreğine saygı duysam
karşısında şapka çıkarsam azdır..
ne mutlu ona ki sizin gibi bir insan yetiştirmiş ve aydınlığa kavuşturmuş ne mutlu bize ki sizin aydınlığınızla bizler aydınlanacağız....
sevgilerimi yolluyorum...
tebrikler anlamlı güzel şiire...sevgiler..
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta