perdelenir ışığı gecenin
ağırlaşır kan dolaşımı şehrin
yine yıkıntılara sürüklenir saatler
biz
hiçbir şey olmamış gibi
kendimize salarız dalgalarımızı
yine saklanırız sonsuzluklarda...
---
sana eğiliyorum
inceliğinde usulca tut beni
dağılıp giderim yoksa
----
burkturulmış tonlarıyla bu renkler
belki de bizi çağırıyor hiç üstü gerçeklerine
iç çekme
bir şey söyle
-----
çekip gittiğimiz yere
hep o kıyılardan geçerek
yine..
-----
saat kaçı kaç geçiyor
ve kaç yüzyıl eksik yaşadım sensiz
bilmiyorum
-----
ne'yi anlamak için şiir yazdığımı öğrenemeden çekip gidersem bilin ki suçluyum...
---
yarına öykü taşıyalım
şimdi son kez görüntünü iliştir aynaya
--
kolay değil renklerin sonunu hayal etmek
yetersiz kalır kimi zaman ışık
aşk da öyle.
--
sen ordaysan
gece gündüz tanıdık kalıyor bana o şehir
--
şiirler değişebilir
sen hep aynı kal olmaz mı ?
--
dağıtmışlar öyküleri belirsizliğin küskün renklerine
bir el ateşini bastırmaya zorluyor geceyi
geriliyor başlı bırakılan şiirler.
--
sonrasızlığa uzanıyor maviliğin içinde bu kumsal
ay ışığı orada / gölgelerimiz orada
nasıl da parıltılı bir giz bu…
hiç işte
sus
---
O Belde'deyim
Bir küfe metafor toplamak için izin aldım HAŞİM'den
---
işte karşındayım
gölgen kalsın yüzümde...
---
bir toplu iğne gibi
ben bende kalmadan
acıtsan ya usul usul...
--
çıkagelsen
bastırsan bir tipiden farksız...
--
ah kuşlar
nasıl da yarıp geçiyorsunuz
ay ışığını böyle
---
upuzun sıcağında gecenin gül bahçesiydin. görünmeyen yüzüne boşaldı yağmurlar. bilemiyorum nasıl ıslandığımızı...
--
gurubun arasından göz ediyorsun.
nasıl da biliyorsun kendini çoklaştırmayı...
göklerin ve yerlerin mavisiyle karışık
nazlı bir suyum ben
aşk hatırına
martı ol , tutun dalgalarıma
----
ellerin nehirse / bereketini dök tenime
seninle mayalanayım ...
--
belki aha şuramda diyeceğim kadar yakında
belki de hiç yok gibi uzak...
--
gönlümün 8.maddesini adın doldurur.
bütün anlamların bileşkesi,sentezi oradadır.
--
gönülümüzün şiirlerle kurduğu aşksal ilişki bir iktibas değil ; bir iktisaptır.
--
en ücra dili arıyorum
o iki sözcüğü söylemek için
--
tersinden sayıyorum imlâsız yıldızları
ürkütürsem seni bil ki dalgınlığımdandır
---
hangi kuyuda dinlensin sözcüklerim
bir şey fısılda
---
kızıl gül/e yeşil kanıyorum mavi gecede...
saat elimi sus geçiyor.
---
inzivaya çekilmiş lanetli bir taşra sanki gece
her şeyde başka yavaşlıklar...
--
neyin cazibesidir bu ki soyutlaştırır şimdi'nin dengelerini...
---
sihirli bir kadından ayrıksı değil bu gece.
yıkıp geçiyor kükreyerek umutları
--
Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 18.5.2024 11:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!