Beş altı yaşlarında bir kız çocuğu Banka veznesinde bekleyip duruyordu,minicik kızı veznedar nereden görsün. Fark edilmediğini anlayan Şeyda, bez torbada biriktirdiği kuruşları uzattı. Ancak o zaman fark etti vezne memuru ne istediğini sordu,gözlerinde mutlu bir pırıltıyla kumbara istiyorum demişti.Oysa 150 kuruşu vardı küçük Şeyda’nın,veznedar parayı geri verdi..Küçük Şeyda buna bir anlam verememişti acaba neden geri veriyordu,banka kumbarası olsa,öylesine mutlu olacaktı ki.Okulda yerli malı haftasında öğretmeni kumbaralarını da getirmelerini istemişti,evde teneke kumbarası vardı onu götürmüştü,ondan başkasının hep banka kumbarası vardı,o zaman kendi kendine söz verdi babasının verdiği harçlıkları biriktirip bankaya gidip kumbara alacaktı bir dahaki yerli malı haftasına o da kumbarasını götürecekti.
Bu kadar paraya kumbara olmaz, en az on lira getirmen lazım diyen veznedarın sesiyle irkildi. Şimdi anlamıştı parasının iade sebebini omuzları düştü, gözlerinde iki damla yaşla bankadan çıkmıştı. Dışarıda hava soğuk kar, buz vardı. Burnu havuç gibi kızarmıştı, birden ayağı kayıp arka üstü düştü. Çevresindeki insanlar hemen kaldırdılar, bu soğukta ne işin var kızım buralarda yoksa evinimi kaybettin diye soruyorlardı, sebebini hiç söylemedi. Zira kendisine acınmasını ve yardım edilmesini istemiyordu. Bu olay ona çalışma ve başarma şevki verdi.Vücudundaki eziklerin acısını duymuyor kalbinin kırıklığı,düş kırıklığı mahvediyordu.Büyük bir azimle çok erken memuriyete girdi ortaokulu yarıda bırakıp 14 yaşında, hayata atılmıştı,350 Lira maaşla.Defterdarlık muhasebe müdürlüğünde muhaberat memuruydu.Artık on beş gün sonra aybaşı idi maaşını yarım olarak almıştı,çok mutlu ve sevinçliydi.Banka kapanmadan yanına iki arkadaşını da alarak doğru bankaya gitti hesap açtırmak,kumbara almak istediğini söylediğinde; Velisinin gelip imzalaması gerektiğini söyledi,banka memuru.Şeyda hayret etmişti bende memurum nasıl olur,demişti.Her ihtimale karşı da kimliğini getirmişti yanında. Memuriyete girerken mahkeme kararıyla yaşını büyütmüştü.Buna rağmen velisi istenildiğinde, daire arkadaşları imdada yetişmişti,bütün bu nlar olurken hayli zaman geçmişti.annesi merak ederdi,eve gittiğinde nefes nefese heyecanla kumbarasını annesine gösterdiğinde,annesi Hatice Hanım bir şey anlayamamıştı.Zira Şeyda yıllarca bu isteğini kalbine gömmüştü,ama şimdi anlatması gerekiyordu.annesi sebebini sormuştu,nereden icap etti de kumbara aldın kızım demişti.Şeyda olayı anlattığında Hatice Hanımın yüreği sızladı gözleri dolmuştu,niçin,niçin sakladın bu isteğini kızım diye sormuştu..Şeyda durumumuzu bildiğim için anneciğim.Sadece kumbara değil birde kapının önünden geçen satıcı oyuncak bebek beşiği anneciğim diyerek hem ağladı hem de annesine sarıldı.
Hatice Hanım, kızım alabilirdik neden içine sakladın böylesine masum isteklerini diye serzenişte bulunmuştu. Şeyda yıllar sonra,bir gazetenin tüketici köşesinde bir bankanın minik bir çocuğa kumbara vermeyerek ağlayıp üzülmesine sebep olduğunu,banka genel müdürünün de gayet ılımlı,insancıl cevabını okuduğunda,yıllar öncesine bir yolculuk yapmıştı. Şeyda’yı hayatta başarılı kılan belki de bu kumbara olayı idi yılmadan okudu,okudu gece gündüz çalıştı,başardı,işte azmin zaferiydi.
Bankadan kumbarasız geri çevrilen minik kızda günün birinde çok başarılı,bir iş kadını veya ünlü bir bürokrat olacağını düşünüyordu Şeyda,belki de Başbakan veya Cumhurbaşkanı bile olabilirdi.Neden olmasındı.
Azmin elinden ne kurtulabilirdi ki.
Münevver Erilmez
Münevver ErilmezKayıt Tarihi : 7.12.2007 14:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Münevver Erilmez](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/12/07/azmin-zaferi-kumbara.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!