Gitme! Gitme ey melek dur
Bırakıp gidersen bu kul
Her mahlasa ihaneti uydurur
Gônüller bir olunca
Karıncalar ateşi savurur
Kal biraz daha yollar uzun yollar tenha
Gönlümün sessizliğini karalar
Heyhatlar,naralar,feryatlar
Sayfalar
Odamdaki kireç duvar
Geceyi sessizliği,sensizliği sayıklar
Sayfalar
Kalemimden damla damla süzülen yaşlar
Bir güzelliğin kagıda dökülemeyen yônlerine dogru akar
Sayfalar
Mecnunlara leylalar
Ferhatlara dağın zirvesinde şirin hülyalar
Deliliği aşka yorar
Bazen de dağı delmeyi aşkla dolmaya bir tutar
Sayfalar
Şımdi ve sonra her daim
Bana seni fısıldar...
Bizimkisi bir garip kül kedisi hikayesi
Aşka 5 kalanın davetsiz davetlisi
Bir tanışma faslı ilk görüşte aşk derken
Birden ayrılık rüzgarının kedi esintisi başlar
Saat 12 yi geçince kalbi dolduran aklada taşar
Kafaya kor istemeye niyet eder bizim sıyrık
Bugün bir damatla gelin gördüm caddenin birinde
Gözlerime hüzün buğulari indi birden bire
Dalamadım bu kez hayallerin en güzeline
Çünkü bulanmıştık birkez ayrılıkların en sebepsizine
Bugün bir nişan yüzüğü gördüm vitrinlerin birinde
Bir rüyaydı nazenin
Uyanmak istemediğim
Bir rüzgardı nazenin
Hep yüzüme essin istediğim
Bir pınardı nazenin
Sularında aşkı gizlediğim
Beni senden seni benden daha iyi bilenler
Çaldılar benden seni
Sessizliğime sensizlik eklensin diye
her türden hikayeler devşirenler
Çaldılar benden seni
Akla karayı ayırt edemeyenler
Ah o yara o içimdeki derin yara
Mürekkebe boğulmuş karanlıkta yok olmuş bir sayfa
Gözlerimi kapatsam uyku tutmuyor
Aklımı durdursam ziyadesiyle örselenmiş fikirler uyutmuyor
Aşk denen mahluk çoraklanıyor bir yerde
Sendeliyor sözcüklerim sol yanımda küçük bir kafeste
Bülbülün gül nağmelerden usandığı gün
Leyla nın nikahını Mecnun un kıydığı düğün
Abdulkadir kani nin keşiş olduğu öğün
Ferhat ın kazmayı atıp değer mi bu kadar eziyete dediği gün
Ben sana hep gülüm diyeceğim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!