Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Hangi dert kaldı, söyle, bağrına üşüşmeyen,
Hangi ölüm şarkısı, bu dilinden düşmeyen?
Charles BAUDELAİRE'den kopya çekmiştir
Özür ve düzeltme: Aşağıdaki yorumumda "YA MUHAMMED! BİZ SENİ ALEMLERE ANCAK BİR RAHMET OLARAK GÖNDERDİK" diye yazacakken klavyenin azizliğine uğrayarak "RAHMET" yerine " AHMET" diye yazmışım. Düzeltir özür dilerim.
Öfkede ifrat etmek diye buna denir herhalde? İnsanlara 850 sene tebliğde bulunup sonra da onların 85 kişisi hariç, kendisine iman etmeyen onca insana karşı Nuh peygamber bile bu kadar öfkelenmemiş ve bedduasında "Herkes boğulsun da, bu dünyada sadece tek kişi, yani sadece ben kalayım!" dememiştir. Dinimize göre her konuda ifrat ve tefritten sakınmak ve vasat olanı tercih etmek ve de hadiseler karşısında aşırı tepki vermek yerine mutedil olmak lazımdır. Onun içindir ki, bir ayet-i kerimede "YA MUHAMMED! SEN ALLAH'IN SANA MERHAMETİ/LÜTFU SAYESİNDE ONLARA YUMUŞAK DAVRANDIN. EĞER SEN ONLARA SERT DAVRANSAYDIN SENİN ETRAFINDAN DAĞILIP GİDERLERDİ." buyrulur. Evet; yerinde gadaplanmak da Allah'ın kendi sıfatlarındandır ve kullarına da yerinde kullanmak için bu sıfattan birer hisse vermiştir ama öncelikle Halim, selim olmayı tavsiye ederek, olur olmaz yerde o duyguyu ifratane bir tarzda kullanmayı da yasaklamıştır. Unutmayalım ki Allah bir ayeti kerimesinde "ALLAH, KENDİ ÜZERİNE RAHMETİ YAZMIŞTIR..." buyurur ve bir başka ayetinde de; "YA MUHAMMED! BİZ SENİ ANCAK ALEMLERE BİR AHMET OLARAK GÖNDERDİK." buyurur.
Necip Fazıl'a karşı Atilla İlhan mı?
Sal her taraftan, dagdan, gökten, pencereden sal!
Nihayet kala kala dünyada tek kisi kal!
Evet işte üstadım son 2 mısrada özetlemiş şiiri
Azgin Deniz
Hangi hissin parmagi dokundu ki, derine,
Düstü bir gizli alev salkimi icerine?
Hangi kabus basti ki, seni uykularinda,
Birdenbire cehennem kaynadi sularinda?
Örtüldü bastan basa tenin beyaz bir terle,
Duman duman yayilan incecik köpüklerle.
Hangi dert kaldi, söyle, bagrina üsüsmeyen,
Hangi ölüm sarkisi, bu dilinden düsmeyen?
Hangi öfkeyle yüzün, böyle karisti yer yer,
Sana yan mi baktilar, bir sey mi söylediler?
Bir sey dinleme artik, artik birsey dinleme!
Cagir, bütün günahkar ruhlari cehenneme!
Karsina, sahil, kaya, insan kim cikarsa vur!
Vur basina, alemde, kör, sagir, ne varsa vur!
Sal her taraftan, dagdan, gökten, pencereden sal!
Nihayet kala kala dünyada tek kisi kal!
Necip Fazıl Kısakürek
Rabbim gani gani rahmet eylesin üstadim...
Allah'in rahmeti üzerine olsun...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta