Ansızın içimde bir deniz ürperdi,
Kuşkunun ilmiğinden geçti umut,
Ey şehir çığlıkları gerdin,
Başucunda kara bulut.
Akşamdı, kesti şarkıyı kıyı
Kayanın koynunda
özgür çiçeğim
özümde tohum
çınar görkemim
torbamda azığım
varsıl şölenim
kuşluk bahçesinde serçe sürüsü
ve türküler ötüşüyor
kızların kirpiklerine tozan düşüyor
yamaçta taflana bürünmüş tütüyor baca
karadeniz'in lacivert şalına sarınıyor dağlar
Kar
hayatı sardı
kar,
hayatı ak kundağına;
karla örtülü Karadeniz'de martılar
mavi gök
Yüreğim, usum
yılların kara bloklarını yonttular
uykusuz, daima soluk soluğa,
karanlık çığ eridi
direncin bıçaklarında,
Yayınevinde on altı sayfaların çınlayan sessizliği
ve ölümsüzlüğü kitabın.
Bir kitap ölümsüz baskına uğramış
sevgili ağır ölümüz acıdan kundağında
yarım kalmış.
Bırakın
Gün eğimi-
yoğun ışın kanda;
bir ten çağı aşan yüzeyleri yangınlarla
kül lığda kan akışa serpiyor
toz- - öğlen vaktinin köpüğü.
Doğuşun ışığı aşkı aydınlığa bürüyen.
Işıltıdan yapışmış kirpiklerde görü.
Tutku –– özdeğin dev yeteneği ve bulun-
cu–aktöresi Usun. Gök derin toprak ağır
tan engin. Ten erimli tin bürünüyor di-
rilişe. Tümör giderilmiş kan sağalmış.
Sen bir sevgi uzayısın. Sardım — saçlarının
ayışıklı siyahında ateş böcekleri. Öptüm —
gecenin engin laciverdi soluk alıyor. Alnında
uzayan günün ufkunda yıldızlar oğul. Öptüm
ağzının uzamından. Gecesel herşey derin duru.
Mavi — tinimin sonsuzluğusun, kara — tenimin
çağdaş ozanlar gönül indirmezler
kuşlardan düşleri ötedir
çağın en erimiyle bilgilenmişlerdir
bilgiyi bilirler bizi bilmezler
akıyoruz biz burda -ozan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!